Aile Sağlığı Merkezi (ASM) hekimleri ve sağlık çalışanlarının üyesi olduğu Birlik ve Dayanışma Sendikası, en önemli koruyucu sağlık hizmeti olan aşılama sürecinde yaşanan tedarik ve lojistik sorunlarına dikkat çekerek, aşıların gecikmeli olarak yapıldığını vurguladı.
Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, aşı yetersizliğinin aile hekimleri ile birlikte ebe ve hemşireleri zor durumda bıraktığını belirtti. Dr. Mengücük, “Hepatit B, Tetanoz, KKK (Kızamık, Kızamıkçık, Kabakulak), Hepatit A ve Suçiçeği aşılarında yetersizlik nedeniyle aşılar ertelenmek zorunda kalınıyor. Hatta aynı anda yapılması gereken aşılardan daha acil olan yapılırken, diğeri aşı geldiğinde yapılmak üzere erteleniyor. Bu da özellikle bebek ve çocukların aşı takvimlerinde aksamalara neden oluyor. Aynı günde tamamlanması gereken işlemler, eksik kalan aşı nedeniyle ailelerin tekrar ASM’ye gelmek zorunda kalmasıyla uzuyor,” dedi.
Dr. Derya Mengücük, aşı yetersizliğinin aileler üzerinde ekonomik ve zaman açısından ciddi bir yük oluşturduğunu belirtti. Ayrıca sağlık çalışanları ile aileler arasında bu belirsizlikten kaynaklanan tartışma ve şiddet olasılığının arttığına dikkat çekti. “Aşıların ne zaman temin edileceği bilgisi bizlere verilmediğinden, kesin bir aşı tarihi belirlemek de mümkün olmuyor. Bu belirsizlik ailelerle aramızda gerilime yol açıyor” diye konuştu.
(Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük)
Dr. Mengücük, bazı illerde İlçe Sağlık Müdürlüklerinin aşı yetersizliğinden kaynaklanan aksaklıkları azaltmak amacıyla ASM’ler arasında aşı transferi yaptığını, bu şekilde aşılama hizmetlerini sürdürmeye çalıştıklarını ifade etti. “Her ASM’nin tahmini ihtiyaçları sorulup, bir merkezden alınıp diğerine götürülerek eksiklik giderilmeye çalışılıyor. Adeta ‘taşıma aşı’ ile aşılama hizmetleri devam ettirilmeye çalışılıyor. Ancak aşının ne zaman yeterince temin edileceği konusunda kesin bir bilgiye sahip değiller,” dedi.
Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, aşının ve aşılama hizmetinin önemine vurgu yaparak, “Bizler, koruyucu sağlık hizmetlerinde kullanılan aşıların önemini çok iyi bilen aile hekimliği çalışanları olarak, ‘Bugün aşı yok, yarın gel’ demek istemiyoruz. Sağlık Bakanlığı’nın lojistik yönetiminden sorumlu olduğu bu en temel sağlık hizmetini, hiçbir eksiklik, yetersizlik ve gecikme yaşanmadan planlamasını ve sağlamasını istiyoruz. Aşı karşıtlığının giderek arttığı günümüzde, koruyucu hekimliğin en birincil bileşeni olan aşılama hizmetlerinin tedarik ve lojistik sorunlar nedeniyle aksamasını kabul etmiyoruz,” şeklinde konuştu.
