DOLAR
39,6804
EURO
45,7312
ALTIN
4.272,98
BIST
9.200,14
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Az Bulutlu
35°C
Muğla
35°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
34°C
Pazar Parçalı Bulutlu
33°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
34°C
Salı Parçalı Bulutlu
34°C

Bu Yol, Yol Değil

19.04.2024
A+
A-

Bu Yol, Yol Değil

Bodrum Belediyesi, Kızılağaç Mahallesi 305 ada 1 parselde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan imar planına yetki bakımından itiraz ederek yargıya götürdü.

Muğla 1. İdare Mahkemesi, 29.02.2024 tarihli kararında; plan için “yürütmeyi durdurma” kararı verdi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı karara itiraz etti. İzmir Bölge İdare Mahkemesi, 03.04.2024 tarihinde itirazın reddine karar verdi.

Bodrum Belediyesi, birkaç gün önce gelişmeleri kamuoyuna yaptığı açıklamayla duyurdu. Açıklamanın son paragrafında;

“Bodrum Belediyesi olarak, her zaman yasal çerçeve içinde şeffaf bir şekilde hareket ederek, ilçemizin doğal değerlerini korumak için geçmişte yürüttüğümüz hukuki mücadeleleri gelecekte de aynı kararlılıkla sürdüreceğiz.” denmektedir.

Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci sanırım dava konusunda tam bilgilendirilmedi. Dava konusu, Bodrum’un doğal değerlerinin korunması değil.

Talihsiz bir açıklama olmuş.

Bodrum Belediyesi tarafından planın iptali için açılan davanın konusu; Turizm Merkezi olan bir yerde, Kültür ve Turizm Bakanlığı imar planlarını yapma yetkisine sahipken, neden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın imar planını yaptığıdır.

Yani; Bodrum Belediyesi bu alan imara açılmasın dememiştir. İmar planının iptali talebinin, doğal değerlerin korunmasıyla alakası yoktur.

Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci tarafından kamuoyuna yapılan açıklama yanıltıcıdır. Kendisini kim yanıltı bilemem, belki de Zübük Ağabeylerinin yolunda gitme kararı almıştır.

Bu yol, yol değil. Sizlere işin aslını anlatayım.

Bu alan Kalyon Holding ve Kalyon İnşaatın Damadı Hüseyin Şeherli adına kayıtlıdır. “Bodrum Ranta Kurban Ediliyor” başlıklı yazımdan detayları okuyabilirsiniz.

İmar Planı yapılırken, planı yapan ilgili kurum tarafından, Bodrum Belediyesi’nin görüşü alındığı, plan açıklama raporunda kayıtlıdır.

Bodrum Belediyesi tarafından, 06.12.2022 tarih ve 165898 sayılı yazısında, Belediye Başkanlığınca imar planı yapılmasında sakınca bulunmadığı belirtilmektedir.

Belediye kanununda, plan yapma yetkisi belediye meclisinde olmasına rağmen, belediye başkanı yetki gaspı yaparak, meclisi devre dışı bırakmış ve yapılacak olan imar planına “uygunluk” görüşü vermiştir.

İmar planı yapılınca, Bodrum Belediyesi Muğla 1. İdare Mahkemesi’nin yolunu tutarak, esasa değil usule itirazda bulundu.

Mahkeme heyeti sormuyor “kardeşim, sen hem planın yapılmasına uygunluk görüşü veriyorsun, hem de usule itiraz ediyorsun.” demiyor.

Üstelik, dava konusu alan Turizm Merkezi olsa dahi “Doğal Sit” alanlarında yetki aslen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ da, sen neyin peşindesin demiyor.

Bodrum Belediyesi dava ettiği plan için verdiği görüşte, Bodrum’un doğal yapısı bozuluyor, kıyılar işgal ediliyor, her yatırım yeni bir göç demek, yapılacak tesiste çalışanların konaklaması, sağlık hizmeti, okul ihtiyacı, taşıt trafiği gibi birçok konuda kent yaşamını etkileyecektir, ben bu alana belediye hizmeti götüremem, alt yapı üst yapı planlama yapılmasına uygun değil, mevcudun ihtiyaçlarını karşılayamıyoruz, su kesintileri başlı başına sorun deseydi, başımızın üstünde yeri vardı.

Bunu yapmadı, sadece o bakanlık değil, bu bakanlık yetkilidir diyerek mahkemeye gitti. Dönüp topluma “doğal değerlerimizi koruma yolunda mücadelemiz devam ediyor.” diyerek, kent halkını yanıltmayı tercih etti.

İmar planı yapılan yer, kişiye özel olarak yapıldı. Yarın mahkeme yürütmeyi durdurma kararını kaldırabilir, olmaz ya hadi oldu diyerek şeytanın avukatlığını yapalım. İlgili bakanlık “Planlama alanı SİT-TİR, plan durdurulmuştur, bende bu alanda geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirledim.” derse ne olacak?

İtiraz edilen planda değişiklik yapıldı. Zeytinlik Alan değiştirildi, Arı İni Deresi parsel dışına çıkarıldı, “Reaktif Alan” değiştirilerek “Rekreasyon Alanı” (planlama esaslarına aykırı) yapıldı, inşaat alanları arttırılarak, olay tamamen ranta dönüştürüldü.

Muğla Büyükşehir Belediyesi (Osman Gürün döneminde) tarafından niteliği değiştirilerek “Zeytinlik Alan” dan çıkarılmasına karşı dava açıldı. Bu davanın takipçisi olunmalı. Her ne kadar üzerinde zeytin ağacı olmasa bile, ormandan zeytinlik alana dönüşerek özel mülke konu olduysa, kanunen eski haline getirilmesi gerekir.

Seçim meydanlarında ranta ve rantçılara karşı olanlar seçim bitti, nutuklar bitti. Kimileri çıkar peşinde, kimileri saray yolunda. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sanırım aday olacağı yerin nasıl bir mekan olduğuna bakmaya gidecek.

İlgili bakanlıklar, görüş veren kurumlar, belediyeler ele ele vermiş, işler ayna çal çal oyna, “Eller Aya Halk Yaya”

Vesselam…