Şehrin Emini, Emanete Sahip Çık
Bodrum Belediyesi hiç bu kadar yok ve yoksul olmamıştı. Geçmiş iki dönem, kaynakların tabiri yerindeyse hovardaca kullanılması, belediye kasasını “tam takır kuru bakır” durumuna getirdi.
Bodrum Belediyesi borçlarını ödemek için, ilk akla gelen, en basit yolu tercih ederek işin kolayına kaçmak üzere.
Dün 30 Ağustos Zafer Bayram’ında meydanlarda Atatürk’ün evlatlarıyız diyenler, “Ulusal Kurtuluş” savaşını yönetselermiş “Cep Delik Cepken Delik” diye “Misakı Milliye” sınırları yerine, Çok Uluslu Devletlerin dediklerini yapmaktan geri kalmazlarmış.
Bodrum Belediyesi Gökçebel’ de 7 adet, Gündoğan’da 2 adet ve bir adet Bodrum merkez Yeniköy’de olmak üzere, toplam 11 taşınmazını satışa çıkarıyor. İlk meclis toplantısında satış yetkisi isteyecek.
Taşınmazlar toplam 17 bin 233 metrekare. Elde etmek istenen gelir 500 milyon lira. Toplam Borç yaklaşık 2 milyar lira. Borcun tamamı ödemek isteseler 50 yada 60 mülk satışı gerçekleşmesi gerekir.
Belediyeleri borçlandıranlar sokaklarda saygı görmeye devam ederken, içlerinden bir tanesi ödüllendirilerek, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı yapıldı.
Belediyeyi kim borçlandırdıysa, ceremesini çekerek borcu ödemelidir. Yok öyle “200 milyon dolar kişisel servetim var.” diyerek yiğitlik yapmak.
Halkçı, toplumsal, sosyal belediyecilik, “vur patlasın çal oynasın” belediyeciliğiyle karışmış, kişisel menfaatler uğruna, belediye ve Bodrum talan edilmiştir.
Başkan Tamer Mandalinci’ nin iyi niyetinden şimdilik şüphem yok, lakin kim “bu çıkmazdan kurtulmanın yolu taşınmazları satmak” dediyse ya da dedilerse bir an önce onlarla yolunu ayırmalıdır.
Cumhuriyet Halk Partisi, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde bir ülke yok olurken canlarını, mallarını, aileleri hiçe sayarak, yeniden var olmayı, umudu, direnci, azmi, öğretmiştir topluma.
Cumhuriyet Partisi’nin politik duruşu şunu diyor;
“Özelleştirme, kamu girişimlerinin tasfiye aracı ve kamu finansman kaynağı olarak görülmemelidir.” (Çağdaş Türkiye İçin Değişim Cumhuriyet Halk Partisi Programı Kitapçığından alıntıdır. Sayfa 176)
Acı olan, Bodrum Belediyesi Emlak İstimlak Müdürlüğü tarafından, Başkan Tamer Mandalinci oluruna sunulan yazının içeriği.
“Mülkiyeti Belediyemize ait taşınmazlar üzerinde, SGK ve Vergi Dairesi borçlarımız nedeniyle, Bodrum Vergi Dairesi Müdürlüğü ve Bodrum Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından konulmuş hacizler bulunmakta olup, son zamanlarda gerek Cumhurbaşkanlığı gerekse ilgili Bakanlıklardan borçlu Belediyelere haciz işlemi uygulanacağına ilişkin açıklamalar yapılmaktadır.”
“Bu bağlamda, ilerleyen süreçte Belediyemizin böyle bir durum ile karşı karşıya kalması durumunda ve ihtiyaç duyulması halinde, tapuda nitelikleri arsa olan……………………. Satışının yapılması düşünülmektedir.
“Makamınızca da uygun görülmesi halinde; yukarıda mahalle, ada ve parselleri bulunan, arsa niteliğindeki taşınmazların, Belediye Meclisi tarafından uygun görülmesi halinde, Belediye Encümenine yetki verilmesi hususunda, Belediye Meclisine havalesini Olurlarınıza arz ederim.” (Emlak ve İstimlak Müdürülüğü)
Neden acı dedim;
Geçtiğimiz günlerde kaçak yapı cezalarının tahsili konusunda bir yazı yazmıştım, belediyeden henüz bir yanıt gelmedi, bu alacaklar tahsil edilmelidir.
Emlak İstimlak Müdürlüğü, Bodrum’da emlak beyannamelerinin doğruluğunu kontrol etse ve “İmar Barışı” sonrası alınan “Yapı Kayıt” belgelerinin tamamında emlak beyanı verildi mi araştırması yapsa, ciddi gelir elde eder.
İmar Kanunu’nun 18. Madde uygulaması yapılamayacak yerlerde ihdas alanlarının satışı yapılsa, borçlar kapanmasa da azımsanmayacak gelir kasaya girmiş olur.
Katı atık hesabı yanlış yapılıyor ve otellerden gerçek değerinde alınmıyor, “bu işin maliyet muhasebesi, bu işten anlayan ehil bir komisyon tarafından yapılsın.” dedik oralı olmadılar.
Fen İşleri Müdürlüğü’ndeki kayıplar önlense, aynı işin hem bedeli fazlasıyla ödeniyor, hem de iş belediye kaynaklarıyla yapılıyor. Yapın sayımları depolarda, bakın personelin yaptığı işlere, gerçek ortaya çıkacaktır. Son birkaç günde belediyenin menfaatlerini korumaya çalışan personele yapılan taciz, tehdit araştırılmalı ve gereği yapılmalıdır.
İş yapan müteahhitler arasında ayrım yapılarak, imtiyazlı hale getirilip, imtiyazlı ödeme yapılmamalıdır.
Bodrum Belediyesi şirketlerinde 800’ün üzerinde personel çalışmakta, şirketlerin yaptığı işlerin hiç birisi zarar edilecek işlerden değildir. Şirket yönetimleri sil baştan organize edilmeli, fazla personel yeni işletmelerde değerlendirerek, gizli işsizlik ortadan kaldırılmalıdır.
Başka kurum ve kuruluşlarda çalışan personel herhangi bir haciz durumunda geri alınarak kısas uygulanmalıdır. Bildiğim kadarıyla, 150’nin üstünde personel başka kamu kuruluşlarında görev yapmaktadır, bu yükten kurtulunmalıdır. Şirketlerde sendika ağalığına, partilileşmenin önüne geçilerek, Bodrum Halkının parasıyla birilerinin siyaset yapmasının önüne geçilmelidir.
Belediye şirketleri tek bir çatı altında birleştirilmeli ve halka açılmalıdır. Toplam altı şirket, zaten Holding demektir.
Ekonomik acil eylem planı yapılarak, yeni yatırımlara ara verilmeli, bitmemiş işler tamamlanarak gelire dönüştürülmelidir. Örneğin, Turgutreis Meydan projesi. (Buranın tüm hakkedişleri ve ihale dosyası kontrol edilmelidir.)
Belediye tüm alacaklarını birebir tahsil yoluna giderek, ödeme kolaylığı getirmelidir. İnsanları kırmadan dökmeden.
Çok şeyler söylenebilir, birileri çıkıp “gel sen yap.” diyebilir. Yapılamayacaksa bu işler, o koltukları işgal etmenin alemi yoktur.
Belediye, yaptığı işlerin çoğunun katılım bedelini, kanunen alır. Bir mahalleye yol yapıyorsa, mülk sahipleri yasal olarak bunun bedelini ödemelidir. Yapıldı mı sizce? Hiç sanmıyorum. Limanlara beleş tekne bağlayanından, beleşe birçok kaynağı tüketenine kadar, bu yolların önü kesilmeli.
CHP Genel Başkanı bakın ne diyor;
“İzmir Bergama’da belediye tarafından arazileri satılmaya çalışan vatandaşlarımızın mücadelesine destek olmaya devam ediyoruz.” (Belediyeye ait mülkler)
“Her şeye karar veren bir tek adamın yerelde küçük tek adamcıkları var.”
“Hiçbir seçilmiş, kendini seçenlerin malına el atmaz.” (16 Nisan 2021 Bergama)
Şimdi gelin bu sevdadan vazgeçin.
Sayın Tamer Mandalinci, borç için size emanet edilen belediye mülklerini satışa çıkarmak, yaşamınız boyunca ardınızdan gelecek, geçmişe imza atmış olacaksınız.
Yaşamınız boyunca miras yedi olarak anılacak, “emanete sahip çıkmadı” denilecek ardınızdan.
Bu mülkler satılırsa AKP anlayışıyla CHP’li belediye başkanı arasında, sizin açınızdan, fark kalmayacak.
Mecliste oylama yapılırken, AKP Meclis üyeleri muhtemelen “Hayır” diyeceklerdir. “Biz satma dedik, sattı.” diyecekler. Veya “satılsın” diyecekler, “biz satarken laf söyleyenler bakın aynı şeyi yapıyor demek ki yaptığımız doğruymuş.” diyecekler.
Başta, CHP İlçe Başkanı Tuna Işın olmak üzere, çünkü aynı zamanda meclis grup başkanı kendisi ve tüm meclis üyelerine sesleniyorum;
Hiçbiriniz bu mülkleri babanızın evinden getirmediniz. Bodrum Halkına ait malların satılmasına onay verirseniz, yaşamınızın geri kalan kısmında bu ihanetle yaşarsınız.
Belediyeyi çıkmazdan çıkaramıyorsanız, gereğini yapınız.
Hele hele AKP Genel Başkanının, bakın borçlarınızı ödemezseniz sizi ham yaparım gibi bir kurgudan korkuyorsanız, bu işe hiç soyunmayacaktınız.
CHP Türkiye Büyük Millet Meclisi Grup Başkanı Ali Mahir Başarır’ın dediği gibi yapın, tüm ibadet yerlerini borca karşılık kamuya verin. AKP’li belediyeler öyle yapıyormuş. Ben, Ali Mahir Başarır’ın yalancısıyım.
Yeni borçlara meydan vermeden bu borç ödenir.
Sayın Mandalinci, Bodrum’a bu kötülüğü yapmaz kanaatindeyim. Belki çaresizliğin, umutsuzluğun içerisinde bir karardır. Selamet içerisinde, sakin düşünerek alınması gereken bir karar olsa gerek bu durum.
Toplam borcu Bodrum’da yaşayan insanlara bölerek bakın ne çıkıyor? Bir kampanya düzenleyin, “İktidarın kumpasına karşı Bodrum Halkı’nın direnci” olarak. Bakalım kim seviyormuş Bodrum’u.
Ben kendi adıma varım, ya siz!
İhtiyaç Olan “Nefes”tir.
Vesselam
Satılan Mülkler Linki Tıklayınız