ref: refs/heads/v3.0
DOLAR
28,9154
EURO
31,1412
ALTIN
1.886,76
BIST
7.855,06
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Yağmurlu
11°C
Muğla
11°C
Yağmurlu
Perşembe Yağmurlu
10°C
Cuma Az Bulutlu
11°C
Cumartesi Az Bulutlu
11°C
Pazar Az Bulutlu
10°C

Sen suya girince, hepimiz yüzüyoruz… (Serdar GÜNDOĞ Yazısı)

Bilmem kaçıncı saatte bile zehirli denizanalarına gülücükler saçan mutlu mesut bir yüzücü o…

Sen suya girince, hepimiz yüzüyoruz… (Serdar GÜNDOĞ Yazısı)
A+
A-
anthaven

Sen suya girince, hepimiz yüzüyoruz…

Serdar GÜNDOĞ / T24.com.tr

Daha çok sahnede kopacak fırtınayı bekliyordum ben… ‘Ne güzel omuzları var’ diye duyduğum sesin sahibi ise yanı başımdaydı, hayret ve hayranlıkla tekrarlayıp durdu cümlesini Burcu: “Baksana ne kadar güzel omuzları var…”

Odaklandığım yerden gözlerimi ön sıramıza çevirdiğimde, iki genç kız, siyah askılı elbiseleri içinde gerçekten de farklı bir enerjiyi hissedebileceğiniz şekilde, dinamik ve güçlü bedenlerine rağmen aldırışsız ve olağan biçimde önümüzde duruyorlardı.

Cuma günü, Aysu yoğun programı için Bodrum’dan ayrılmadan hemen önce bir araya geldiğimizde Burcu anlatmak istemişti bu anıyı, anlattı da…

Fazıl Say, geçen yıl Turgutreis Sabancı Parkı’ndaki konser sırasında sahneden Manş’ı geçen en genç Türk kadın sporcunun o an aramızda olduğunu söyleyince, alkış kıyamet arasında nihayet fark edebilmiştik Aysu’yu.

Gözlerimle Yurdagül ve Mustafa’yı aradım karanlığın arasında hızlıca.  O güzel omuzların sahibi Aysu ve rol modeli ablası Aynur’un anne ve babası; bizim de en az 25 yıldır, saygı ve sevgiyle birbirimizi tanıdığımız, bildiğimiz Bodrumlu dostlarımız, kızlarıyla yan yana meğerse önümüzde oturuyorlarmış.

Sen suya girince, hepimiz yüzüyoruz... (Serdar GÜNDOĞ Yazısı)
Say, Aysu’nun sabah ve akşam antrenmanlarının arasında dinlenirken dinlediği Chopin albümündeki ‘Nocturne Opus 9 no:1’eserini* onun için çalacağı sırada bir anda Aysu’yu da yanına davet ederek Şevket Sabancı anısına düzenlenen konserde Bodrumlulara unutulmaz anlar yaşatmıştı.

İnsanları kendi ifadeleriyle yazmaktan çok, onların bende bıraktığı hisleri yazmayı seviyorum, benim için onların kim ve ne oldukları kadar geride onlardan ne kaldığı çok daha mühim bir mesele.

İlk kanal geçişi Manş’ın öncesi ve sonrasında farklı bir beden ve kişiliği görmek için biraz izlemek ve sohbet etmek yeterliydi onunla.

Başardığı işin ne kadar büyük bir iş olduğunu bildiğini hissettirse de yine de beyaz yakalı bir profesyonelin çok bildik ağdalı abartılı böbürlenmesi gibi görünmekten imtina edişi de gözden kaçmıyor aslında.

Dinleyende bıraktığı başka bir tat var; amacı, hedefleri, çalışma prensipleri, izleyeceği yol (stratejisi) her şeyde olağan birinin tavsiye veremeyeceği kadar çok net bir kişilik Aysu.

Defalarca bunları konuşmuş ve çalışmış olduğu o kadar belli ki ve aile ilişkileri, babaanne, amca, kuzen, abla, anne, baba ve diğer kişilerle iletişimleri… Hiçbir şey de rastlantının izi yok.

Benim için hiç geçmeyeceğini bildiğim için izleyemeyip sadece mutlu haberi beklediğim 16 saatin sonrasındaki Aysu, 7 basamaklı bir merdivenin sadece birinci basamağını çıkmış da ikincisi için ayaküstü muhabbet ediyormuşçasına rahat.

Perdenin açılmasını bekleyen bir yıldız gibi, tüm motivasyonunun kaynağı, oyunun içinde kalacağı o ilk an ve o ilk anın birkaç dakika sonrasında kıtaları kulaçlarıyla birleştirebileceğine bahse girebilirsiniz.

Kapak fotoğrafı, kuzey kanalı geçişi sırasından bir enstantane.

Bilmem kaçıncı saatte bile zehirli denizanalarına gülücükler saçan mutlu mesut bir yüzücü o…

Sen suya girince, hepimiz yüzüyoruz... (Serdar GÜNDOĞ Yazısı)

‘Her gün, altı saat antrenman mı olur abi?’ diye kendisiyle eğlenircesine espri yapınca, ben de aslında ilk sormam gereken soruyu sonunda sordum:

“16 saat yüzülür mü abicim?”

***

‘Olmasaydı yapamazdım diyeceğin birileri var mı?’ diye sordum.

Ailesinin dışında, yıllar önce Bodrumcup yarışlarında teknelerin daire şeklinde yan yana sıralanmasıyla dünyada ses getiren ‘Sevgi Çemberi’nin mimarı olan Türkmen Holdingin sahibi Atila Türkmen’in adını verdi Aysu.

Daha başka birçok alanda verdiği destekleri yakından bildiğim Atila beyin böyle bir başarıda emeği olduğunu duyunca özellikle adını yazmak istedim.

***

Birkaç hafta önce, bir derken ‘7 Oceans’ olarak bilinen kanal geçiş serüveninde ikinci basamağı da geçti Aysu. Bu sefer, kuzey kanalını geçen ilk Türk kadın ve en genç Türk sporcu olarak yine bir rekora imza atarak…

Hedefi 5 yıl içinde kanal geçişlerini tamamlayan en genç yüzücü olup Guinness Rekorlar Kitabı’na girmek. Bunu başaracağına yürekten inanıyorum Aysu’nun.

Sen suya girince, hepimiz yüzüyoruz... (Serdar GÜNDOĞ Yazısı)
Manş’ı geçtikten hemen sonra baba ve kızının o müthiş fotoğrafı

Bir konuşmasında, ferdi bir spor olan açık deniz yüzücüsü olmasıyla ilgili, ne de olsa Bodrumluyum ‘deniz beni çağırıyor’ dediğini okuyunca, Halikarnas Balıkçısı’nın ‘Aganta Burina Burinata’ romanı düştü aklıma.

Deniz hasretiyle yanıp tutuşan Bodrum’lu denizci Mahmut’un ‘Aganta!’ narasıyla denize koşması gibi geldi Aysu’nun maviye olan tutkusu…

***

Cumhuriyetin Yüzüncü Yılında, ikinci yüzyılı taçlandıracak neslin, ferdi başarıları sevdiğini, ama mutlak olarak bir ekip ruhunu arkalarına aldığını, akıl ve bilimin ışığında yol yürüdüğünü görmek ve dinlemekten oldukça mutluluk duyduğum bir sohbet oldu.

Aysu için ‘Halikarnas’ın Kulaçları’ başlığını atmak istemiştim yazımda.

Fakat her kanal geçişinde; o, ne zaman suya girse, tüm Bodrum’un da onunla birlikte yüzdüğünü düşünüyorum artık…

O nedenle, ‘sen suya girince, hepimiz yüzüyoruz’ başlığı daha uygun düştü bu yazıya sanki…

Daha yazılacak çok hikayesi olan müthiş bir irade Aysu…

O, bu toprakların hamuruyla şekillendiyse; 2400 yıl önceye tarihlenen ‘Salmakis Yazıtı’nda yer alan ‘Halikarnas’ın Gururu’ şiirine, bence çok yakında bir satır daha eklememiz gerekecek…

Pruvan Neta Olsun! Halikarnas’ın Gururu…

Eyvallah.

Aktur tatil sitesi