“Bodrum Belediyesi kıyı işgallerine sessiz kaldı”
Kent Konseyi Kıyı Komisyonu diyor ki;
“Anayasa ve yasalarla kıyıların halka açık olduğu, eşitlik ilkesi kapsamında kullanma koruma dengesinin gözetilerek kullanılabileceği güvence altına alındığı halde, görünen o ki Bodrum kıyılarında Anayasa ve yasalar hükümsüz kalmıştır.”
“Bodrum’un karanlık geleceği”
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Örsan K. Öymen diyor ki ;
“Bodrum Belediyesi, AKP’nin yol açtığı söz konusu yapılaşmalara karşı kamuoyu kampanyaları başlatacağına, hukuksal süreçleri zorlayarak, ilgili hükümet kurumlarının aleyhinde davaların açılmasına öncülük edeceğine, Bodrum’u ve çevresini tamamıyla talancılara ve rantçılara terk etmiştir.”
Daha nice eleştiriler, ne yazık ki kıyılarımız işgal altında. Çevre Ve şehircilik Bakanlığı yetkilileri ve Bodrum Belediyesi yetkilileri el ele vermiş, Doğa Katliamı yapanları kurtarmaya, yapılan yanlışları mevzuata uygun hale getirmeye çalışıyorlar. Nef, Mesa, Besa, Aksoy , Deniz GYO gibi.
Bir iki göstermelik yıkım, halkın gazını almaktan öte bir iş değil.
Yazdığım yazıları dikkate almayan, merkezi iktidarın temsilcileri, adaletin temsilcileri, siyasi partiler ne yapmak isterler bilinmez.
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın, kendi işlettiği otelin önündeki iskele kaçakken, biz kime neyi anlatacağız?
#CİMER üzerinden bir yazıyla bilgi edinme hakkımı kullanarak sordum. Ahmet Aras’ın kendi yaptığı iskele kaçak mı?
Bodrum Belediyesinden ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığın’dan yanıt geldi.
Bodrum Belediyesi Yapı Kontrol Müdürlüğü başından savarcasına verdiği yanıtta, “iskelenin yapı kullanma izni vardır.” diyor.
Milli Emlak Müdürlüğü ise; “İzin süresi dolmuştur, yasa değiştiği için sürenin uzatılmasına henüz onay verilmemiş ve beklemeye alınmıştır.”
Bende diyorum ki ;
Yasalara aykırı olarak verilen iskele ruhsat ve yapı kullanma izninin altına 5 sene önce hangi yetkili imza atmıştır? Ruhsatı imzalayan yetkili, Bodrum Belediyesinde şu an hangi görevdedir?
Kıyı kanununa aykırı olarak verilen ruhsatın bir hükmü var mıdır?
Kıyı Kanunu ;
“Madde 6 – Kıyı, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz.”
“Kıyının kumluk veya çakıllık olduğu alanlarda denize girme, güneşlenme, amatör su sporları gibi faaliyetlerin gerçekleştirilmesine yönelik rekreatif amaçlı iskele yapılamaz.”
“Ancak, kıyının kayalık karakter gösterdiği ya da kıyının kumluk veya çakıllık olmasına rağmen niteliği gereği su alanından başka türlü faydalanmanın mümkün olmadığı zorunlu hallerde genişliği üç (5 mt den 3 mt’ye 2020 yılında düşürüldü) metreyi geçmeyen ve platform niteliği taşımayan rekreatif amaçlı iskeleler yapılabilir.”
Bunlara şezlong ,sundurma güvenlik elemanı v.s ilave edilmeli bence…
İskelelere olur verilmesinin nedeni, denizden yararlanmayı hedeflemektir. O alanları kendi mülkünüz gibi işgal edemezsiniz. Toplumun kullanmasını engelleyip, ticari amaçlı kullanamazsınız.
Hadi kanunda açık buldunuz, kanunun arkasından dolandınız verdiniz ruhsatı, kullanım amacı neden kontrol edilmez?
Bakalım Belediye Başkanımız Ahmet Aras ne kadar haklarımıza sahip çıkma gayreti göstermiş.
“İskele Balık” iskelenin adı dahi var, rezervasyon yapmadan gitmeyin,
Sahil ışıl ışıl ancak parası olana, halka ait olan yerlerde bu duruma “halkın sırtından para kazanmak” denir.
Denizin üstü işgal kıyıda işgal, “ecrimisil ödeyerek kiraladık” diyenler ecrimisilin haksız işgal olduğunu ve geçmişe yönelik hesaplandığını bilmezler mi, yoksa toplumumu kandırırlar?
Ecrimisil işlemi yapan kurumlar, yerin eski haline çevrilmesi gerektiği halde neden sessiz kalırlar?
Başkan kıyılarla ilgili konuştuğunda mangalda kül bırakmaz iken, neden kendi menfaati olunca kılını kıpırdatmaz?
Belediye kiracılarını “kirayı ödemedi” diye tahliye eden Ahmet Aras’ın devlete ne kadar ecrimisil borcu vardır? Belediye Başkanı diyerek tahsilatta ağırdan mı alıyor devletimizin kurumları?
Kimin yanındasınız.
Soruyorum merkezi iktidarın yerel temsilcilerine ve yerel yönetimin memurlarına; güçten yana mısınız, halktan yana mısınız?
Vesselam…
Not: Kefi Beach, halen Ahmet Aras’ın yüzde 45 hissedarı olduğu Araslar A.Ş tarafından işletilmektedir.
