17 Nisan 2020 günü ,Öğle saatlerinde uyandım. Kahvaltıdan sonra bilgisayarın başına oturdum.
Sevgili Mustafa Gündoğ, evde kalmaya mahkum edilmiş 65 yaş üstü ve 20 yaş altı arkadaşların evde yaşadığı anılarını yazmasını istedi.
Oturdum şeytanla birlikte bir yazı kaleme aldım. Benden hiç ayrılmayan şeytanla çatışmaları anlattığım yazı, paylaşma aşamasında pert oldu.
Yazıyı tekrar kaleme almak için şeytana döndüm. Bana bakma dedi. Benim üzerimden pirim yapmana asla izin vermeyeceğim. Şeytandan umudu kestim.
Aramız düzelirse, belki sonradan onun da düşüncelerini yazarım.
Torunlarım beni oyuna davet ediyorlar. Odaya geçtim.Torunum İdris’le kız tavlası oynadık. Maçı kazandım.Ona, ev içinde 10 volta atma cezası verdim.
İkinci maçım evimizin şairi Nazenin Tanem’le DAMA karşılaşması.Dama oynamayı ben öğrettim fakat , boynuz kulağı çoktan geçmişti.Üç oyun oynadık cin Tanem beni yendi.Acımasızca 20 volta atma cezası kesti bana.20 tur volta,şişkin göbek, kemale ermiş kilolarla başladık voltaya. Yirmi tur volta, resmen bana zulüm oldu.
EVDE KALINCA mecburen GÖZLER TV’de…FOX TV’de Yemekteyiz programını izliyoruz ailece. Beş TANE kendini beğenmiş benim gibi sabunluk kaynana (köyden indim şehre)kurulu olan yemek masasını, düzenini,yemek takımını topa tuttular.
Ulan, gelin bizim eve, (Corona korkusuyla ne biz isteriz, ne de siz gelirsiniz) birbirine benzemez tabaklar,çatallar,bardaklarla yemek yedikten sonra evlerinize döndüğünüzde yapacağınız dedikoduları duyar gibiyim.
Emekli Öğretmen Sami Ekinci / YALIKAVAK
