Hüseyin Şimşek
AKP ve MHP milletvekillerinin imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sunulan, önceki gün komisyonda kabul edilerek Genel Kurul’a sevk edilen kanun teklifi ile kur korumalı hesaba geçen işletmelere çeşitli muafiyetler tanınacak. Getirilmek istenen düzenleme ile “Yabancı parasını TL’ye çeviren kurumlar vergisi mükelleflerinin dönüşüm esnasında oluşan kur farkı kazançları, katılma hesaplarından elde edecekleri faiz ve kar payları” vergiden istisna sayılacak.
AKP’nin teklifle kur krizinin ve yüksek enflasyonun devamını itiraf ettiğini ifade eden CHP’nin hazırladığı muhalefet şerhinde, “İlgili düzenlemenin bütçeden ne kadar vergi kaybına neden olacağı konusunda sorduğumuz sorulara ısrarla yanıt vermekten kaçınılmış, Hazine’nin vazgeçtiği vergi miktarını 1 milyar 387 milyon TL olarak ifade eden afaki değerlendirmelerde bulunulmuştur. Teklifteki kanun maddelerine ilişkin herhangi bir etki analizi çalışması yapılmamış, kamu kurumlarının görüşleri alınmamıştır” denildi.
İyi Parti milletvekilleri tarafından kaleme alınan muhalefet şerhinde de AKP’nin ülkeyi yönetemediği vurgulandı. Şerhte, “AK Parti Hükümeti’nin Türkiye’yi yönetebilme kabiliyeti artık kalmamıştır. Neredeyse haftada bir TBMM’ye gönderilen kanun tekliflerinin içeriğinden Hükümet mensuplarının haberdar olmadığı açıktır” ifadeleri kullanıldı.
DÜZENLEME YERSİZ
İşletmelere yönelik vergi istisnasının “yersiz” bir düzenleme olduğu bildirilen şerhte, “Uygulanan yeni ekonomi politikası ile zaten hazine büyük bir yük altına girecekti. İlgili düzenleme ile şirketlerin faiz gelirlerinin vergiden muaf tutulması da yerinde değildir ve bu yükü artırmaktadır” denildi. Teklife karşı çıkan HDP ise iktidarın bir ekonomik hedefinde daha başarısızlığa uğradığını ifade etti. Kur korumalı TL mevduat düzenlemesinin “yoruma gerek kalmayacak bir biçimde” Anayasa’nın eşitlik ilkesine ve ‘vergi ödevi’ni düzenleyen maddesine aykırı olduğu bildirilen muhalefet şerhinde ayrıca şu ifadelere yer verildi:
“Hükümetten gelen açıklamalara göre bu uygulamada biriken meblağ 130 milyar TL’yi aşmış durumdadır. Bu da hükümetin beklentisinin oldukça altındadır. Zaten büyük bir gümbürtüyle açıklanan ‘Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat’ sistemine geçiş beklenenin aksine döviz hesaplarından değil yine TL hesaplarından gerçekleşmiştir. Uygulamanın Hazine’ye getireceği olası yük hesaba katılmamıştır. Şayet hükümetin iddia ettiği gibi ‘Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat’ uygulamasında yüzlerce milyar TL’lik bir mevduat birikirse ve söz gelimi dünya konjonktüründe ani bir değişim yaşanıp döviz fiyatları artacak olursa bunun Hazine’ye maliyetinin ne olacağı öngörülmemiştir. Zaten tamtakır olan Hazine’nin bu yüksek maliyeti karşılayacak kapasitesi yoktur.”