Yaş sebze ve meyve üretiminin sorunsuz devam etmesi için her türlü önlemin alındığı Muğla’dan 2021 yılında örtü altı üretimin 147 bin tonu ihraç edilerek 166 milyon dolar gelir sağlandı.
Muğla’daki çiftçiler, sera ve tarlalarda hummalı bir çalışmanın içinde ürünlerini hem yurt içi hem de yurt dışına gönderiyor. Ürünler, sağlık ve hijyen koşulları ön planda tutularak tüketiciye sunuluyor.
Muğla Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak da yüz ölçümünün yüzde 18’i tarım alanlarından oluşan Muğla’da çiftçilerin üretime kesintisiz devam ettiğini söyledi.
Kentte tarımsal üretim değerleri itibarıyla örtü altı domates yetiştiriciliğinin ön sıralarda olduğunu belirten Saylak, şunları kaydetti:
“Salgından sonra tarıma doğru büyük bir yöneliş başladı.Yurdun dört bir yanından büyük sermaye grupları da bu sektöre adım attı. Geçen yıl 47 bin 400 dekar bir alanda yeni tekniklerle yüksek seralarda örtü altı tarım yapıldı. Yaklaşık 668 bin ton örtü altı üretim gerçekleştirdik. Bunun 147 bin tonunun ihracatını yaptık. Bir önceki yıl bu rakam 88 bin tondu. 2021 yılında ihracat gelirimiz ise 166 milyon dolar olarak gerçekleşti.”
Geçen yıl yaklaşık 121 bin ton domates ihraç edildiğini vurgulayan Saylak, domatesi limon, portakal ve sebze ihracatının takip ettiğini ifade etti. Saylak, ihracatın Rusya, Ukrayna, Belarus, Romanya, Bulgaristan, Yunanistan ve diğer AB ülkelerine gerçekleştiğini bildirdi.
2021 yılında organik ve iyi tarım uygulamalarına kentte desteklerin de arttığını anlatan Saylak, bu nedenle bu uygulamalara yeni girişimcilerin katıldığını dile getirdi.
Türkiye Haller Federasyonu Başkan Vekili ve Fethiye Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Atabey Akgün, salgında Türkiye’nin tarımsal anlamda ne kadar önemli olduğunun ortaya çıktığını söyledi.
Salgının başlangıcında Türkiye’nin ürünlerine uzak bakan ve ürünlerin ihracatında zorluk çıkaran Batı Avrupa ülkelerine 2020 ve 2021’de ihracatın hızlandığını aktaran Akgün, “Bu süreçte ürün çeşitliliğiyle birlikte pazar payımız da arttı. İhracatımızda 2020’de artışımız vardı. Geçen yıl da bir önceki seneye göre yüze 13,50’lik bir artış oldu. Daha önce Rusya başta olmak üzere Doğu Avrupa ile Arap ülkelerine kadar uzanan bir pazarımız vardı. Son iki yılda Batı Avrupa’daki pazar darlığımız ciddi bir şekilde aşıldı. Ürünlerimizdeki ilaç kalıntısı yönünde üreticilerimiz son 10 yılda ciddi mesafe katetti. Üreticimizin ilaç kalıntısı yönünde bilinçlenmesi, tarımda bizim uluslararası alanda payımızı bir nebze daha artırdı.” diye konuştu.
Akgün, Avrupa’nın ve dünyanın farklı bölgelerinden tarımsal ürünlere taleplerin sürdüğünü vurguladı.
Geçen yıl sadece Fethiye’den 97 bin 108 ton yaş sebze meyve ihracatı yapıldığını dile getiren Akgün, “Bu da yaklaşık 5 bin tırlık mal demek. Hatay’dan İzmir’e kadar sahil bölgemizde her türlü meyve ve sebze ihracatında ciddi bir hareketlilik var. Burada üreticiyle ilgili olmazsa olmaz destek, kilogram bazlı bir model geliştirebilirsek ülkemizin tarımı önümüzdeki dönemlere daha aydınlık gireceğini düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
