Grip olan hastalara damarları büzüşsün, burun ve geniz akıntıları geçsin diye ‘yalancı adrenalin’ (psödoefedrin) içerikli grip ilaçları veriliyor. Ancak damarların büzüşmesi tansiyonun yükselmesi anlamına geldiği için, kalp ve tansiyon hastaları grip ilaçlarının tansiyon yükseltici yönünden çok daha çabuk etkileniyor. Bu nedenle bu hastalara, içeriğinde yalancı adrenalin olmayan grip ilaçları kullanmaları öneriliyor…
İşlenmiş et ürünleri, yağda kızartılmış yiyecekler, aşırı alkol tüketimi, sakatat grubu yiyecekler ile böbreği, kalbi ve damarları etkileyen tüm ilaçların tansiyonu yükseltici yönü bulunuyor. Habertürk’ten Ceyda Erenoğlu’nun haberine göre, tuz içeriği yüksek gıdalar da tansiyon yükselmesinin ana nedenleri arasında sayılıyor. Pastırma, tuzlu kuruyemiş ve konserve yiyeceklerin içeriğinde yüksek miktarda tuz bulunduğu için bu tür yiyecekleri tüketmek bu soruna davetiye çıkartmak anlamına geliyor.
TUZ BİR SÜNGER GİBİ DÜŞÜNÜLMELİ
Altınbaş Üniversite Hastanesi Medical Park Bahçelievler İç Hastalıkları Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Engin Türkmen, “Bunu daha iyi anlayabilmek için tuzu bir sünger gibi düşünmek gerekiyor. Sünger suyu nasıl emer ve tutarsa, tuz da vücuttaki suyu emip öyle tutuyor. Dolayısıyla, normalde damarlarda dolaşan 7 litre kan, tuzun suyu vücutta tutmasıyla 8-9 litreye çıkıyor ve vücudumuzda volüm fazlalığı oluşuyor. Damarlardaki volüm fazlalığı ise kalbin pompa sistemi ile oluşan tansiyonun yükselmesine yol açıyor” diyor. Türkiye’de günde ortalama tüketilen tuz miktarının 14 gram olduğu, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre ise bu miktarın 6 gr olması gerektiği belirtiliyor.
TİROİT İLAÇLARI
Tiroit ilaçları hem tansiyonu yükseltme hem de çarpıntı etkisi yapabiliyor. Bunun nedeninin tiroit ilaçlarının metabolizmayı hızlandırıcı özellik taşıması olduğuna dikkat çekiliyor. Kısacası metabolizmayı hızlandıran bütün yiyecek ve ilaçların tansiyonu yükseltici etkisi olduğunun bilinmesi gerekiyor.
GRİP İLAÇLARI
Grip ilaçlarının içerisinde parasetamol, feniramin ve adrenalin bulunuyor. Adrenalin, damarların büzüşmesine neden olup damar içi basıncı artırarak tansiyon yüksekliğini ortaya çıkarıyor. Grip olan hastalara hastanın damarları büzüşsün, burun ve geniz akıntısı geçsin diye burun ve geniz akıntılarına karşı ‘yalancı adrenalin (psödoefedrin)’ içerikli grip ilaçları veriliyor. Ancak damarların büzüşmesi tansiyonun yükselmesi anla mmına geliyor. Özellikle kalp ve tansiyon hastaları, grip ilaçlarının tansiyon yükseltici etkisinden çok daha çabuk etkileniyor. Bu nedenle bu hastalara, içeriğinde yalancı adrenalin (psödoefedrin) olmayan grip ilaçları kullanmaları öneriliyor.
ÖKSÜRÜK ŞURUPLARI
Öksürük şikâyeti olan hastalar öksürüklerini rahatlatmak için bazı şurup ve karışımlar kullanabiliyor. Bu karışımların içerisinde ‘psödoefedrin’ bulunabildiği için öksürük sorununa karşı bu ilaçları kullananlarda da tansiyon yüksekliği görülebiliyor. Bu durum doktora danışmadan ilaç kullanmamayı gerekli kılıyor. Özellikle altta yatan tansiyon ve kalp hastalıkları ile böbrek yetmezliği sorununda basit bir grip ilacının bile tansiyon yüksekliğine yol açabileceğinin unutulmaması gerekiyor.
DEPRESYON İLAÇLARI
Depresyon ilaçları, sempatik sistemin üzerinden etki ederek tansiyon yükselmelerine neden olabiliyor. Bazı anti-depresanlar kişinin tansiyonunu düşürürken bazılarının tansiyonu yükseltici etkisi bulunuyor. Bu nedenle tansiyon sorunu yaşayan kişilere doğru ilacın verilmesi son derece önemli görülüyor. Tansiyonu yükselten bu ilaçların kullanımı durdurulduğunda, tansiyon sorunu da ortadan kalkmış oluyor.
KAFEİNİN UYARICI ETKİSİ
Kahvenin içeriğindeki kafein de uyarıcı bir madde olarak değerlendiriliyor ve içeriğinde uyarıcı madde bulunan hemen tüm içecekler gibi sempatik sistemi (korku ve heyecan durumlarında kişiyi harekete geçiren sistem) etkileyerek tansiyon yüksekliğine neden oluyor. Sempatik sistemi harekete geçiren ilaçların tamamının tansiyon yükseltici etkisi olduğu belirtiliyor. Buradan yola çıkıldığında, kişiye kalp hastalığı veya çarpıntı şikayeti halinde kahve önerilmiyor.
