DOLAR
42,5117
EURO
49,2089
ALTIN
5.708,84
BIST
10.933,78
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Hafif Yağmurlu
15°C
Muğla
15°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Yağmurlu
12°C
Pazar Hafif Yağmurlu
13°C
Pazartesi Az Bulutlu
14°C
Salı Parçalı Bulutlu
14°C

Güllük Yat Limanı ÇED Davasında Yarın Bilirkişi İncelemesi

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Güllük’te yat limanı projesine verilen ÇED Olumlu kararına karşı açılan davada yarın bilirkişi incelemesi yapılacak. Güllük Körfezi Koruma Platformu, MUÇEP ve Güllüklüler projeye “çökme ve dayatma projesi” diyerek tepki gösteriyor.

Güllük Yat Limanı ÇED Davasında Yarın Bilirkişi İncelemesi
A+
A-

Güllüklülerden Güllük Yat Limanı Projesine Sert Tepki

Bodrum Haber

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen ÇED Olumlu kararına karşı Muğla İdare Mahkemesi’nde iptal davası açan Güllüklüler, yarın yapılacak bilirkişi incelemesi öncesinde projeye bir kez daha sert tepki gösterdi. Güllük Körfezi Koruma Platformu ve MUÇEP (Muğla Çevre Platformu) Milas Meclisi, Güllük’ü “Ege’de bir balıkçı kasabası” kimliğinden koparacağını savundukları yat limanı projesine karşı alanlara çıkmaya hazırlanıyor.

Güllük Körfezi Koruma Platformu ve MUÇEP Milas Meclisi sözcüsü Neşe Tuncer, “Güllük’ü herkesin hayali olan ‘Ege’de bir balıkçı kasabası’ olmaktan ebediyen çıkaracak, geçim ve yaşam haklarımızı ihlal eden, denizlerin akciğeri posidonia çayırlarını yok edecek ve denizle bağımızı koparacak bu yıkım projesini istemediğimizi hep birlikte bir kez daha göstereceğiz. Çünkü bu bir yat limanı değil, bir çökme/dayatma projesi ve her şeyden önce bir taş ocağı işletme projesi. Bu projeye mutlaka dur demek gerekiyor.” dedi.

Güllük Yat Limanı ÇED Davasında Yarın Bilirkişi İncelemesi

Tarihi Balıkçı Kasabasına 260 Yat Kapasiteli Liman Planı

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı tarihi balıkçı kasabası Güllük’te, balıkçıların yıllardır tekne bağlama ve geçim alanı olarak kullandığı bölgeye “Güllük Yat Limanı” yapılmak isteniyor.

ICC Güllük Marina İşletmeciliği A.Ş. tarafından planlanan, 260 yat bağlama kapasiteli Güllük Yat Limanı projesine 27 Aralık 2024 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ÇED Olumlu kararı verildi.

Bu karara karşı Güllük’te yaşayan yurttaşlar, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Milas Belediyesi birlikte dava açtı. Yarın yapılacak bilirkişi keşfi öncesinde de bölgede basın açıklaması ve eylem gerçekleştirilecek.

Güllük Yat Limanı ÇED Davasında Yarın Bilirkişi İncelemesi

Güllük İskelesinden Özelleştirme ve Yat Limanı Sürecine

Neşe Tuncer, bölgedeki süreci şöyle özetledi:

1981 yılında işletmeye açılan Güllük İskelesi, 2006 yılına kadar bölgeden çıkarılan feldspat madenini ihraç eden firmalara yükleme–boşaltma, pilotaj, tartı, atık ve tatlı su satışı gibi hizmetler verdi.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından iskelenin yat limanına dönüştürülmesine yönelik olarak hazırlanan Güllük Yat Limanı 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği ile 1/1.000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 27.01.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onaylandı ve 30.01.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Proje alanına ait 23.10.1996 tarihli tapuda parsel numarası 618, alanı 5.975 metrekare olarak görünürken, 27.08.2020 tarihli tapu kaydına göre ada/parsel numarası 301/1, alanı ise 6.062,43 metrekareye çıktı.

Planlanan Güllük Yat Limanı projesi kapsamında yaklaşık 137 bin metrekarelik (yaklaşık 13 bin metrekare kara ve 124 bin metrekare deniz alanı) bir bütün için 15.06.2015 tarihinde Milli Emlak ile TDİ arasında 49 yıllığına Kullanma İzni Sözleşmesi imzalandı. 20.10.2020 tarihinde bu sözleşmede tadilat yapıldı.


49 Yıllık Kullanma İzni Ve Yeni Yapılaşma

Tuncer, Kullanma İzni Tadilat Sözleşmesi’nde “49 yıllık kullanma izni süresi, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile işletici arasında yat limanına ilişkin işletme hakkı sözleşmesinin imzalandığı tarih itibarıyla başlayacaktır.” ibaresinin yer aldığını hatırlattı.

Planlanan proje kapsamında mevcut iskele sökülecek, 4.234 metrekarelik taş dolgu alanı korunacak. Bunun yerine:

  • 325 metre ana dalgakıran

  • 156 metre tali dalgakıran

  • Toplam 967 metre uzunluğunda yüzer iskele (4 yüzer iskele, ana yüzer iskele, kıyıya paralel yüzer iskele)

  • 120 metre Sahil Güvenlik iskelesi

  • Toplam 4.357 metrekare rıhtım (Rıhtım 1 ve Rıhtım 2)

inşa edilmesi planlanıyor.

Dalgakıranların denize uzandığı noktalarda derinliğin 17 metreye, iskelelerin uç kısmında ise 14 metreye ulaştığı belirtiliyor.

Karada ise 4.234 metrekarelik alan üzerinde kafe, restoran, yat kulübü, yatçı depoları, market, duş–tuvalet–çamaşırhane gibi birimler öngörülüyor. Ayrıca dalgakıran, yüzer iskele ve 4.357 metrekarelik platformlar üzerinde ihtiyaç duyulması halinde sökülüp takılabilir üniteler, oturma alanları ve teknik altyapı tesislerinin yer alacağı ifade ediliyor.

Projede yat limanının “üç çıpalı” sınıfta planlandığı belirtilirken, TDİ’ye ait 301 ada 1 parsel numaralı taşınmazın 2.320 metrekarelik bölümünün 11.05.2002 tarihinden bu yana önce Güllük Belediyesi’ne kiralandığı, en son Milas Belediyesi tarafından çay bahçesi olarak işletildiği aktarıldı.


Balıkçı Barınağı Balıkçıların Elinden Alınıyor

Tuncer, projenin Güllük’ün balıkçı kimliğini hedef aldığını savunarak sakıncaları şöyle sıraladı:

  • Balıkçılar tarafından kullanılan tekne bağlama alanına ilişkin olarak, Hazine ve Maliye Bakanlığı onayıyla Güllük Su Ürünleri Kooperatifi ile 05.10.2006 tarihinde yapılan 10 yıllık kiralama sözleşmesinin süresi doldu. Bakanlık tarafından bugüne kadar yeni bir kiralama yapılmadı.

  • Bir balıkçı kasabası olan Güllük’te balıkçı barınağının balıkçıların elinden alınması, bu sektörü işlevsiz hale getirmeye ve Güllük’ü mutenalaştırmaya yönelik bir dayatma olarak nitelendiriliyor. Bu süreçte atılan adımların, balıkçılar ile diğer vatandaşları karşı karşıya getirme riski taşıdığı ifade ediliyor.

  • Projenin yapılmak istendiği bölgede hâlihazırda işletmede olan bir yükleme limanı, kapasitesinin yarısına bile ulaşmamış iki marina ve planlanan bir yükleme limanı ile üç marina daha bulunduğu, hazırlanan ÇED raporunun bu kıyı yapılarını kümülatif olarak değerlendirmediği vurgulanıyor.


Yüzbinlerce Ton Taş Denize Dökülecek

Projede dalgakıranların taş dolgu olarak yapılması planlanıyor. Tuncer, bu durumun Güllük için yaratacağı baskıyı şu sözlerle anlattı:

  • Ortalama 15 metre derinlikteki denize yüzbinlerce ton taş dökülecek. Bu taşlar, Güllük’e yaklaşık 25 kilometre uzaklıktaki bir taş ocağından saatte 12 kamyon seferiyle getirilecek. ÇED raporunda 46 tonluk tırlar ve 26 tonluk kamyonlar öngörülüyor.

  • Bu ağır tonajlı araçların, Güllük’e girdikten sonra zaten iki aracın yan yana zor geçtiği Adnan Menderes Caddesi’nden sahile ineceği belirtiliyor. Trafik değerlendirme raporu, yol kenarına park edilmezse sorun olmayacağını iddia etse de, Güllük’ün yollarının bu yükü taşıyacak nitelikte olmadığı, üstelik sahil yolunun yeni mermer kaplama olduğu hatırlatılıyor.


Jeolojik Rapor: Önlem Alınabilecek Nitelikte Sorunlu Alan

ÇED raporuna eklenen “İmar Planına Esas Jeolojik ve Jeoteknik Etüt Raporu”na göre, Güllük 301 ada 1 parseli kapsayan inceleme alanı yerleşime uygunluk açısından “Önlem alınabilecek nitelikte şişme, oturma vb. açıdan sorunlu alanlar (ÖA-4)” sınıfında değerlendirildi.

Raporda; morfolojik, jeolojik–yapısal özellikler, jeofizik, hidrojeolojik ve jeoteknik özellikler (taşıma gücü, sıvılaşma, oturma vb.), zeminlerin mühendislik özellikleri ve doğal afet tehlikesi dikkate alınarak yapılan hesaplamalarda, sıkışabilir zemin tabakasının ortasında oluşacak efektif basınç artışlarına bağlı toplam oturma miktarlarının kabul edilebilir sınırların üzerinde olduğuna dikkat çekiliyor. Düşük taşıma gücü değerleri de bu tespiti destekliyor.


“Bu Bir Yat Limanı Değil, Çökme Ve Dayatma Projesi”

Neşe Tuncer, projenin sadece bir yat limanı projesi olmadığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Bu bir yat limanı değil, bir çökme/dayatma projesi ve her şeyden önce bir taş ocağı işletme projesi. Bu projeye mutlaka dur demek gerekiyor. Ondan sonra da modern bir balıkçı barınağı, belediyenin işleteceği güzel tesisler, çocukların ve yaşlıların sosyalleşebileceği temiz, ulaşımı kolay parklar ve mekanlar, kapalı pazar yeri, çökmeyen yollar, kreş ve anaokulu, kütüphanemizin onarılması, gençleri ve çocukları denizle buluşturacak optimist, kano, yelken olanakları, cankurtaranlık kursları gibi kamusal ihtiyaçları konuşmalıyız. Böylece gençler yazın hem çalışır hem de deniz tatili yapar, sitelerde oturanlar da daha güvenli bir deneyim yaşar. Biz kıyılar beton olmasın, Güllük cennet kalsın istiyoruz.”

Güllüklüler ve Muğlalılar, balıkçı kasabasını “cehenneme çevirecek” bir yat limanı istemediklerini ifade ederek bugüne kadar defalarca eylem yaptı.

Bugün sabah saat 10.00’da görülecek ÇED Raporu İptal Davası kapsamında yapılacak bilirkişi incelemesi sırasında da Muğla Çevre Platformu ve Güllüklülerin bölgede eylem ve basın açıklaması yapacağı öğrenildi.

Anter Haber