İktidarın hatalı politikaları sonucu yoksulluk sarmalı büyüyor, yurttaşların alım gücü hızla eriyor. İğneden ipliğe her ürüne de zam geliyor.
Son bir yılda birçok ürünün fiyatı neredeyse iki katına çıktı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamları gerçeği yansıtmıyor. Geniş halk kesimleri artan fiyatlar ve düşük ücretler altında eziliyor.
Üretici fiyatları ile tüketici fiyatları arasındaki fark rekorlar kırıyor. Döviz kurunun rekor üstüne rekor kırdığı 2021’de halk market raflarındaki fiyat etiketlerinin değişme hızına yetişemedi.
Açıklanan asgari ücret ise yoksulluk sınırının çok altında kaldı. İktidar asgari ücrete yüzde 50 zam yapmakla övünürken açlık sınırı bir yılda yüzde 55 arttı. Aralıkta bir bekârın yaşam maliyeti 4 bin 926 lira olarak hesaplandı.
Maaş ele geçmeden yaşam maliyetinin 676 lira altında kaldı. 2021’in Ocak ayından Aralık ayına kadar geçen 12 ayda kıymadan nohuta, sütten şekere, çaydan yumurtaya kadar birçok ürüne neredeyse her ay zam yapıldı.
Benzin ve mozata gelen zamların hızına da yetişilemedi. Her zam öncesi benzin istasyonları önünde oluşan araç kuyrukları neredeyse sıradan bir durum haline dönüştü.
