Sivas’ın Ateşi 32 Yıldır Sönmedi!
Adalet Hâlâ Aranıyor
Katliamın 32. yılında yapılan açıklamada, hem acının hâlâ taze olduğu hem de adalet arayışının sürdüğü vurgulandı. Dernek tarafından yapılan açıklamada, 33 canın isimleri tek tek anılarak, olayın yalnızca geçmişte kalmış bir trajedi değil, günümüzde de süregelen nefret ve cezasızlık politikalarının bir yansıması olduğuna dikkat çekildi.
Madımak Oteli: Karanlık Bir Saldırının Simgesi
“Madımak Oteli yalnızca bir bina değil; ülkemizin aydınlık değerlerine, hoşgörüye ve insan hayatına yönelik karanlık bir saldırının simgesi olarak tarihe kazındı,” denilen açıklamada, adaletin hâlâ sağlanamadığı ve faillerin serbest bırakıldığı hatırlatıldı.
Cezasızlık Politikaları ve Yeni Saldırılar
Açıklamada, katliamın sorumlularının yargı önüne çıkarılmamasının toplumsal vicdanda derin yaralar açtığı ifade edilirken, bu durumun benzer olaylara da cesaret verdiği belirtildi. Dernek, Taksim’de Leman Dergisi önünde yaşanan son şeriatçı saldırılara dikkat çekerek, “Sivas faillerine uygulanan cezasızlık politikaları bugün Taksim sokaklarında tekrar karşımıza çıkıyor” ifadesini kullandı.
33 Can Ölümsüzdür
Sadece Türkiye’de değil, Suriye gibi bölgelerde de Alevilere yönelik saldırılara dikkat çeken açıklamada, mezhep nefretinin bölgesel bir tehdit olduğu vurgulandı. “Bu topraklarda mezhep ve kimlik nefretinin bedeli hep en savunmasız canlardan çıkarılıyor” denildi.
Bu Bir Anma Değil, Bir Çağrıdır
Basın açıklamasında son olarak şu sözlere yer verildi:
“Bu anma, yalnızca acımızı tazelemek için değil; 33 canımızın bize bıraktığı hoşgörülü ve birlikte yaşama iradesinin ışığını taşımak içindir. Onlara yarım bıraktırılan sanatı, edebiyatı ve insanlık mirasını sahiplenerek, nefretin gölgesinde değil, sevginin aydınlığında bir gelecek inşa etmek hepimizin ortak sorumluluğudur.”
“Unutma! Unutturma! Hesap sor!” çağrısıyla son bulan açıklamada, 2 Temmuz’un yalnızca bir yas günü değil, aynı zamanda toplumsal hafızayı canlı tutma ve geleceği inşa etme günü olduğu vurgulandı.