Prof. Dr. Erk, kolesterol ve şeker yüksekliği kadar önemsenmesi gereken bir sorun olan hiperüriseminin yani ürik asit yüksekliğinin vücutta neden olabileceği hastalıklara dikkat çekti.
Normal şartlarda ürik asit insan kanında çözünür halde dolaşır ve böbreklerden süzülerek idrar yoluyla atılır. Ürik asidin çok fazla üretilmesi veya böbrekler yoluyla yeterli atılamaması sonucunda fazla miktardaki ürik asit, iğne benzeri ürat kristalleri oluşturup eklem içine ve çevre dokulara sızarak bazı sağlık sorunlarına yol açar. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, ürik asit yüksekliğinin vücuda etkilerini ve düşürme yollarını şöyle anlattı:
Prof. Dr. Osman Erk
Neden yükselir?
Ürik asit fazlalığı genel olarak bir protein fazlalığı hastalığı olarak düşünülmektedir. Yüksek miktarda protein içeren besinlerde yüksek oranda kimyasal bir bileşik olan pürin bulunur. Özellikle pürin açısından zengin gıdaların tüketilmesi ve bu gıdaların sindirilmesi sonucu vücutta fazla miktarda ürik asit oluşur. Yüksek protein içeren az yağlı süt ve süt ürünleri, peynir ve yumurtada pürin miktarı oldukça azdır. Yani protein tüketmekle ürik asit fazlalığı arasında her zaman direkt bir ilişki kurmak oldukça zordur. Genel olarak aşırı proteinin yanı sıra aşırı egzersiz (protein yıkımı artar), uzun süreli açlık ve ağır diyetler ürik asit düzeyini artırır. Eğer, pürin bakımından zengin gıdalarla beslenme alışkanlığınız varsa ve bunları bol miktarda tüketiyorsanız, gut hastalığı geliştirme riskiniz artmaktadır. Fruktozdan zengin mısır şurubundan imal edilen ürünlerin tüketimindeki artışla birlikte ürik asit fazlalığı olgularında da ciddi bir artış yaşanmıştır. Deneysel çalışmalarda fazla fruktoz verilmesi sonrası kanda ürik asit ve trigliserid düzeylerinin arttığı gösterilmiştir. Fazla alkol kullanımı da ürik asit fazlalığına yol açar. Şeker hastalığı, hipertansiyon ve ürik asit yüksekliği kardeş hastalıklardır. Biri ortaya çıktığı zaman diğerinin de ortaya çıkma ihtimali yüksektir. Ürik asit yüksekliği aynı zamanda metabolik sendrom olarak ifade edilen bir tablonun da unsurlarından biridir. Metabolik sendromda abdominal obezite (bel kalınlığı), şeker hastalığı, hipertansiyon, kanda HDL’nin düşüklüğü ve trigliseridlerin yüksekliği bir arada görülmektedir. Bu tablo içinde ürik asit yüksekliği karaciğer yağlanması ve hipertansiyona yol açtığı gibi, kalp damar hastalıkları riskini de artırabilir. Hipertansiyon tedavisinde kullanılan idrar söktürücüler ve gündelik hayatta sık olarak kullanılan aspirin, ürik asidin böbreklerle atılımını zorlaştırarak vücuttaki ürik asit düzeyini artırabilir.
Nasıl düşer?
Kandan alınan örnek ile yapılan testler sonucu ürik asit normal değeri; kadınlarda 6 mg/dl ve erkeklerde 7 mg/dl olarak belirlenmiştir.
■ Ürik asidi yüksek olanlar şu noktalara dikkat etmelidir:
■ Ürik asit yüksekliği metabolik bir hastalık olarak kabul edilmeli, kalori kısıtlaması yapılmalıdır.
■ Şekerli yiyecek ve içeceklerden özellikle de mısır şurubu içeren gıdalardan uzak durulmalıdır.
■ Şok diyet, hızlı kilo verme ve aşırı egzersizden kaçınılmalıdır.
■ Aşırı hayvansal proteinden uzak durulmalıdır.
■ Alkol tüketilmemelidir.
■ Bol sıvı özellikle de su tüketilmelidir.
■ Aspirin ve idrar söktürücü taşıyan ilaçlardan uzak durulmalıdır.
■ Sebze ve meyve tüketimi artırılmalıdır (Çilek, kiraz, yaban mersini, patlıcan, kabak gibi pürinden fakir olanlar).
■ Sakatat, karnabahar, aşırı kırmızı et, balık ve deniz ürünleri, bezelye, mercimek, kuru fasulye, ıspanak, mantar, işlenmiş et ve kuşkonmaz gibi gıdalardan kaçınılmalıdır.
Tedavi yolları nelerdir?
Ürik asit yüksekliğinin, asemptomatik yani belirti göstermeyen hastalarda tedavi edilmesi gerekmez. Ürik asit yüksekliği, altta yatan başka bir hastalığa bağlı olarak gelişmişse öncelikle bu hastalığın tedavi edilmesi gerekir. Gut, hiperürisemi ve monosodyum ürat kristallerinin eklem içi ve etrafında birikmesi sonucu ortaya çıkan metabolik bir hastalıktır. Genellikle fazla protein ve alkol içeren bir yemek sonrası gece sabaha karşı ortaya çıkar. Erkeklerde sıktır. Gutun ilk ve en önemli belirtisi çok ağrılı, akut başlangıçlı bir eklem krizidir. En sık ayak başparmağında ortaya çıkar. Ayak başparmağı son derece ağrılı, şiş ve kızarıktır; elle dokunulduğunda bile müthiş ağrı vardır. Bu hastalığın tedavisinde, semptomları azaltmaya yönelik tedavi uygulanır. Kanda ürik asit oluşumunu azaltan ve idrar çıkışını artırarak ürik asidin vücuttan atılımını hızlandıran ilaçlar kullanılır. Ürik asit yüksekliğinin neden olduğu bir diğer hastalık olan böbrek taşlarının tedavisi de taşın boyutuna göre değişkenlik gösterir. İdrar yollarında tıkanıklığa neden olmayacak, idrarla kolayca atılabilecek taşlar için bol su içilmesi tavsiye edilir. Taşın idrar yollarından geçemeyecek kadar büyük olduğu durumlarda taş kırma, taşın cerrahi olarak çıkarılması gibi seçenekler gündeme gelebilir.