Agorafobi, kişinin belirli durum veya yerlerde (kalabalık mekanlar, açık alanlar, toplu taşıma araçları, kapalı alanlar vb.) bulunmaktan veya bu yerlere gitmekten korkması veya endişe duyması durumudur. Agorafobisi olan kişiler, korktuğu yerlere gitmekten kaçınabilir ve sosyal hayatları, işleri veya günlük aktiviteleri olumsuz etkilenebilir. Agorafobi genellikle panik ataklarının bir sonucu olarak ortaya çıkar ve bazen panik bozukluğu ile birlikte görülür.
Agorafobi, kapalı yerlere veya güvendiği yerlerden uzaklaşma korkusuyla birlikte açık alanlarda veya kalabalık yerlerde bulunma korkusu olarak tanımlanabilir. Agorafobi, panik atak geçirmiş kişilerde veya başka bir anksiyete bozukluğu olan kişilerde ortaya çıkabilir. Kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyebilir ve sosyal etkinliklere katılmaktan, dışarı çıkmaktan veya seyahat etmekten kaçınmasına neden olabilir.
AGORAFOBİ NEDİR?
Agorafobi, kişinin kaçışı zor veya yardıma ulaşmanın zor olduğu durumlarda veya yerlerde yoğun bir korku duygusu yaşadığı bir anksiyete bozukluğudur. Bu durumda kişiler genellikle evlerinden veya güvenli alanlarından uzaklaşamama, toplu taşıma araçlarına binememe, kalabalık yerlere gidememe veya birçok sosyal durumda panik atak veya yoğun anksiyete semptomları yaşayacaklarından korkarlar.
Agorafobi, günlük aktiviteleri ve normal hayatı yaşamayı zorlaştıran şiddetli bir korku ve endişe nedeni olabilir. Tedavi genellikle psikoterapi, ilaçlar ve kendine yardım stratejilerinin bir kombinasyonunu içerir. Bilişsel davranış terapisi (BDT), bu korkuların neden olduğu düşünce ve davranışları değiştirerek tedavi etmek için sıkça kullanılan bir yöntemdir. Antidepresan ve anksiyolitik ilaçlar da semptomları yönetmek için reçete edilebilir.
AGORAFOBİ NEDEN OLUR?
Agorafobinin kesin nedeni tam olarak bilinmemektedir, ancak uzmanlar genellikle birden fazla faktörün bir araya gelmesinin sonucu olduğunu düşünmektedirler. Bu faktörler arasında biyolojik, genetik, çevresel ve psikolojik faktörler yer alabilir.
Biyolojik faktörler arasında beyindeki kimyasal dengesizlikler, sinir sistemi problemleri veya hormon düzeylerindeki değişiklikler sayılabilir. Genetik faktörlerin de agorafobi riskini arttırdığı düşünülmektedir.
Çevresel faktörler arasında ise, çocuklukta yaşanan travmatik olaylar, stresli yaşam olayları, kişinin yetiştirildiği aile ortamı gibi faktörler bulunabilir. Bu faktörler, kişinin düşünce ve davranış kalıplarını etkileyerek agorafobi gelişiminde rol oynayabilir.
Psikolojik faktörler arasında ise, kişinin kaygı bozukluklarına veya panik ataklara yatkınlığı, olumsuz düşünceleri ve inançları, veya düşük özgüveni sayılabilir.
Ancak agorafobinin nedeni ne olursa olsun, tedavi edilebilir bir durumdur. Uygun tedavi ve destekle, kişiler genellikle korkularını yönetebilir ve normal bir hayat sürdürebilirler.
AGORAFOBİ BELİRTLERİ NELER?
Agorafobinin belirtileri şunları içerebilir:
Yoğun korku veya kaygı hissi: Kişi, belirli bir yerde veya durumda olmanın kendisi başına yoğun bir korku veya kaygı hissi uyandırabilir.
Panik ataklar: Kişi, aniden ve beklenmedik bir şekilde şiddetli panik ataklar geçirebilir. Panik ataklar, kalp çarpıntısı, nefes darlığı, terleme, titreme, mide bulantısı, baş dönmesi veya bayılma hissi gibi semptomlara neden olabilir.
Kaçınma davranışları: Kişi, korktuğu yerlerden veya durumlardan kaçınmaya başlayabilir. Bu durum, normal hayatını sürdürmesini zorlaştırabilir.
Kendini izole etme: Kişi, evden çıkmaktan kaçınarak sosyal hayatını kısıtlayabilir ve kendini yalnız hissedebilir.
Fiziksel semptomlar: Kişi, korkunun neden olduğu fiziksel semptomlar yaşayabilir, örneğin terleme, titreme, kalp çarpıntısı, mide bulantısı veya baş ağrısı gibi semptomlar.
Bağımlılık: Kişi, korkularını yönetmek için alkol veya uyuşturucu kullanımına yöneltilebilir.
Agorafobisi olan kişiler bu belirtileri farklı bir şekilde yaşayabilir. Ancak, bu belirtilerle birlikte korkunun kişinin günlük hayatını etkilemesi durumunda, bir uzmandan yardım alınması önemlidir.
AGORAFOBİ TEDAVİSİ NASIL OLUR?
Agorafobi tedavisi, genellikle psikoterapi, ilaç tedavisi ve kendine yardım stratejilerinin bir kombinasyonunu içerir.
Psikoterapi: Bilişsel-davranışçı terapi (BDT) agorafobi tedavisinde sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. BDT, kişinin korkularının nedenlerini ve düşünce kalıplarını anlamasına yardımcı olur. Bu terapi, kişinin korktuğu durumlarla yüzleşmesine ve korkularını yönetmesine yardımcı olacak stratejiler öğretir.
İlaç tedavisi: Antidepresanlar, anksiyolitikler ve beta blokerler gibi ilaçlar, agorafobinin semptomlarını kontrol altına almaya yardımcı olabilir. Ancak, ilaçlar tek başına yeterli olmayabilir ve uzman tavsiyesi olmadan kullanılmamalıdır.
Kendine yardım stratejileri: Kendine yardım teknikleri, kişinin korkularını yönetmesine yardımcı olabilecek bazı yöntemleri içerir. Bu yöntemler arasında derin nefes alma, kas gevşetme egzersizleri, meditasyon ve ilgi alanlarına yönelme gibi teknikler yer alabilir.
Tedavinin başarısı, kişinin agorafobi semptomlarının şiddetine, kişinin tedaviye olan yaklaşımına ve uygulanan tedavi yöntemlerine bağlı olarak değişebilir. Ancak, doğru tedavi ve destek ile, agorafobisi olan kişiler normal bir yaşam sürdürebilirler.