ÖDP ilçe başkanı hukukçu ve yazar Mehmet Çilsal bugün yaptığı yazılı açıklamada Aspat Tatil Köyü ve Turistik Tesisleri A.Ş. nin hukuksuz uygulamalarına dikkat çekti.
ÇİLSAL “ASPAT’DA KANUNA KARŞI HİLE YOLUNU KULLANIYORLAR”
ANTERHABER – Çilsal “Bakanlığın ve kamuoyunun dikkatine” diyerek başladığı açıklamada “Aspat’daki hukuksuzluk , Gündogen Çetili’deki hukuksuzluğa çok benziyor” dedi.
ŞİRKET HUKUKU SÜRECİ BİTMEDEN İKİNCİ ETABA BAŞLAMIŞTIR
Çilsal açıklamasında “Bilindiği gibi, TMMOB tarafından açılan dava neticesinde Aspat Tatil Köyü ve Turistik Tesisleri A.Ş adına verilmiş olan 07.06.2018 tarih, E-2018177 nolu “ÇED Gerekli Değildir” kararı iptal edildi, ardından da şirketin başvurusuyla Danıştay’da temyiz süreci başlatıldı. Projenin ilk etabına ait bu hukuki süreç halen devam etmektedir. Tuhaf olan şu ki; Danıştay kararının ne olacağını bekleme gereği dahi duymayan Şirket, projesinin ikinci aşamasına ait PTD ile idareye başvurarak 28.10.2019 tarihinde ÇŞB Muğla İl Müdürlüğü sayfasındaki ilanla ikinci ÇED sürecini başlatmıştı.Yani özetle, ilk etabın hukuki süreci bitmeden ikinci etabın idari süreci başlatılmıştı.
VENEDİK TARZI KANALLAR YAPILIYOR
Tüm bu idari ve hukuki aşamalar şirketin lehine sonuçlanırsa, birinci etap projedeki 310 oda kapasitesili otel+villa/apart turizm tesisine ilave olarak; ikinci etap proje ile 175 adet toplu konut projesi daha hayata geçirilecek.
Bu arada, 1.Derece Arkeolojik Sit alanı olan 408/2 nolu parsel ve antik çağlardan beri liman olarak kullanılan “Azmak”, ya derecesi düşürülerek ya da tamamen kaldırılarak şirketin kullanımına sunulacak. Proje alanında hafriyatı yapılmış Venedik tarzı kanallar buna işaret ediyor çünkü. Kıyı ve deniz alanlarının tahsisi ise en son aşama…
KANUNA KARŞI HİLE YOLUNA GİDİYORLAR
Besa projesinde olduğu gibi, bu projede de şirket, ÇED mevzuatına aykırı biçimde normal yollardan elde edemeyeceği sonucu, kanuna karşı hile yoluyla elde etmeye çalışmıştır. Proje sahibi aynı kişi, proje de bir bütün olduğu halde “ÇED Raporu” olarak bilinen EK-1 listesinden kaçmış ve her nasılsa EK-2 listesine tabi olabilmiştir.
Yine, projesi konut imar mevzuatına tabi olduğu halde yasalara aykırı biçimde her nasılsa turizm mevzuatının uygulanmasını sağlamıştır.
Diğer taraftan, yasaları aşarak DSİ vasıtasıyla kültürel varlık niteliğindeki azmak deresinin jeolojik özelliğini bozacak şekilde “ıslah projesi” uygulamak üzeredir.
Tüm bu nedenlerle,İlgili ve yetkili herkesi Bodrum Yarımadası’na karşı merhametli olmaya ve hukuka uygun davranmaya davet ediyorum” dedi.