DOLAR
34,9466
EURO
36,7211
ALTIN
2.977,22
BIST
10.125,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Yağmurlu
10°C
Muğla
10°C
Yağmurlu
Pazar Hafif Yağmurlu
12°C
Pazartesi Açık
13°C
Salı Açık
15°C
Çarşamba Açık
15°C

Dağcılara ‘akut dağ hastalığı’ uyarısı

Dr. Öğretim Üyesi Funda Ekimci Deniz, dağcıları akut dağ hastalığı konusunda uyardı. Deniz, “Akut dağ hastalığı çoğunlukla 2 bin 500 metrenin üzerindeki rakımlarda gelişir. Hızlı çıkıldığı durumlarda dağcılar, baş ağrısı görme bozuklukları, mide bulantısı, iştahsızlık uyku problemleriyle karşılaşabilir” dedi.

Dağcılara ‘akut dağ hastalığı’ uyarısı
A+
A-
Aktur tatil sitesi

Deniz seviyesinden yüksekte olan rakımların yüksek irtifa olarak adlandırıldığını belirten Dr. Öğretim Üyesi Funda Ekimci Deniz, 1500-3 bin 500 metre rakım arasına yüksek irtifa 3 bin 500-5 bin 500 arasına çok yüksek irtifa, 5 bin 500’den yüksek rakımlara ise ekstrem yükseklikte irtifa dendiğini kaydetti.

Yüksek irtifanın insan sağlığına birtakım zararlı etkileri olduğunu belirten Deniz, “Yükseğe çıkıldıkça oksijen yoğunluğunun da azalmasıyla beraber hipoksiye maruz kalabiliriz. Hipoksinin belli bazı belirtilerini insan vücudu gösteriyor. Yüksek irtifaya hızlı çıkılması durumunda ‘akut dağ hastalığı’ baş gösteriyor. Akut dağ hastalığı çoğunlukla 2 bin 500 metrenin üzerindeki rakımlarda gelişiyor. Dağa hızlı çıkıldığı durumlarda baş ağrısı görme bozuklukları, mide bulantısı, iştahsızlık uyku problemleri gibi şikayetlerle akut dağ hastalığı ortaya çıkıyor. Kişilerin bunları önemsemeleri gerekiyor. Eğer kişiler akut dağ hastalığının semptomlarını görmezden gelir hafife alırlarsa bu serebral ödem, beyin ödemine dönüşebilir” diye konuştu.

GÜNLÜK TIRMANIŞ 600 METREYİ GEÇMEMELİ

Dağ tırmanışı yapacak olanlara tavsiyelerde bulunan Deniz, şunları söyledi:

“2 bin 500 metreden daha yükseğe tırmanacak olan dağcıların 2 bin-2 bin 500 metre civarında en az 3-4 gün dinlenerek vücudun o yüksekliğe alışmasını sağlaması gerekiyor. Bundan sonra da 3bin metrenin üzerindeki tırmanışlarda da günlük 600 metreyi geçmeyecek şekilde tırmanışlar yapılmalı. Eğer kişiler akut dağ hastalığının semptomlarını görmezden gelir hafife alırlarsa bu serebral ödeme beyin ödemine dönüşebilir ve bu gerçekten ciddi ve hayati tehdit eden bir duruma dönüşebilir. Kişilerde görme bozuklukları bulantı kusmalar baş ağrıları hatta bilinç bulanıklığı ve komaya kadar ilerleyen bir durum görülebiliyor maalesef. Bunun acil müdahale edilmesi gerekiyor. Kişiler hiperbarik oksijen tedavisi olabilir ya da oksijen tedavisi olabilir verilebilir. İrtifalarını düşürmelerini öneriyoruz. Beyin ödemini azaltmak için ilaç kullanabilir. Yüksek irtifalara bilinçsiz çıkmak insan sağlığı için tehlikeli durumlar yaratabiliyor. O yüzden kişilerin mutlaka profesyonel bir yardımla aslında tırmanışlarını istiyoruz. Tırmanacak kişiler düşük irtifadan geliyorlarsa 1500-2 bin civarında bir hafta kadar geçirerek vücutlarını yüksek irtifaya alıştırmalarını öneriyoruz. Bunun dışında 300-500 metre gibi yüksekliklerle günlük tırmanmalarını irtifalarını sağlamaları kendileri açısından daha iyi olur. Günlük 500 metreden daha yüksek bir irtifa kazanımı iyi olmaz. Aynı zamanda hastalık semptomları gösterdikleri takdirde bulundukları irtifayı korumaları veya irtifa düşürmeleri çok önemli. Çünkü önemsemedikleri herhangi bir semptom daha ciddi problemlere yol açabilir.”

Yüksek rakımda yaşayanların akut durumlarla çok fazla karşılaşmadığını belirten Deniz, “Yüksek rakımın zamanla insanları etkileyen bazı durumları meydana çıkabiliyor. Yüksek rakım, vücudun adaptasyonunu sağlayabilmesi için elektrosit seviyesini artırıyor. Vücuttaki elektrosit seviyesinin artması da damar tıkanıklıkları gibi durumlara sebep olabiliyor. Bu kişilerde baş ağrısı uyku problemleri mide bulantısı gibi durumlarla karşılaşabiliyoruz. Yüksek irtifaya bağlı akut pulmoner ödem hastalığı da gelişebiliyor. Bu akut dağ hastalığı olmadan da gelişebilen bir durum. Kişilerin aşırı efor sarf etmesinden kaynaklı olabilir. Soğuk hava kaynaklı olabilir. Kişilerin akciğerlerinde sıvı toplanması ile karakterize bir durum. Kişilerde egzersiz performansında düşme, nefes darlığı, hatta bilinç bulanıklığına kadar gidebilen bir durum gelişebiliyor. Bu durumda da kişilerin irtifalarını düşürmeleri gerekiyor. Bu durumda acil olarak oksijen tedavisine başlamak gerekiyor” dedi.

Aktur tatil sitesi