Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Ercan Baştu, yumurtalık rezervini yaşın yanı sıra ileri yaşlarda, sigara içenlerde, çikolata kisti hastalığı olanlarda, kist ve çikolata kisti ameliyatları geçirenlerde, kemoterapi ve radyoterapi alanlarda, ailede erken menopoz öyküsü bulunan kadınlarda kontrol edilmesi gerektiğini belirtiyor. Yumurtalık rezervi, kadının hamile kalma kapasitesini yansıttığından önemlidir.
Kadınların hamile kalma kapasitesini belirleyen yumurtalık rezervi, yaşın yanı sıra çeşitli faktörler tarafından da etkilenebiliyor. Konuyla ilgili olarak konuşan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Ercan Baştu, yumurtalık rezervini sadece yaşın değil, bir dizi diğer faktörün de etkilediğini açıkladı.
Yumurtalık rezervinin azalması, özellikle ileri yaşlarda gebe kalma sorunu yaşayan kadınlar için büyük bir sorun olabilir. Doç. Dr. Baştu, bu durumun yaş dışında sigara içenlerde, çikolata kisti hastalığı olanlarda, kist ve çikolata kisti ameliyatları geçirenlerde, kemoterapi ve radyoterapi görenlerde, ailede erken menopoz öyküsü olan kadınlarda da görülebileceğine dikkat çekiyor. Bu nedenle risk altındaki kadınların düzenli olarak yumurtalık rezervlerini kontrol ettirmesi gerektiğini vurguluyor.
Yumurtalık rezervi, kadının gebelik kapasitesini belirleyen önemli bir faktördür. Yaşın ilerlemesiyle birlikte yumurtalık rezervinde azalma kaçınılmazdır. Özellikle 35 yaşından sonra bu azalma hız kazanırken, 40 yaşından sonra daha da belirginleşir. Bu durumun yanı sıra çeşitli risk faktörleri de yumurtalık rezervini olumsuz etkileyebilir.
Yapılan kontroller, ultrason ve AMH testi gibi yöntemlerle gerçekleştirilir. Bu testler, kadının yumurtalık rezervi hakkında önemli bilgiler sunar. Doç. Dr. Baştu, özellikle risk faktörlerine sahip kadınların bu kontrolleri düzenli olarak yaptırmalarını tavsiye ediyor.
Kaynak: Bodrum Haber