DOLAR
34,7784
EURO
36,7823
ALTIN
2.946,32
BIST
10.081,00
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Yağmurlu
10°C
Muğla
10°C
Yağmurlu
Pazar Yağmurlu
12°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
13°C
Salı Yağmurlu
14°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
15°C

Antibiyotiklerin gereğinden kısa ya da uzun kullanılması sıkça yapılan bir hata

Antibiyotik direncinin küresel bir tehdit olduğunu belirten uzmanlar, gereksiz kullanım hem tedaviyi zorlaştırdığını hem de bağışıklık sistemini zayıflattığını söyledi.

Antibiyotiklerin gereğinden kısa ya da uzun kullanılması sıkça yapılan bir hata
A+
A-

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Elif Doyuk Kartal, gereksiz ve hatalı antibiyotik kullanımının, antimikrobiyal direncin en büyük tetikleyicisi olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Kartal, Dünya Antimikrobiyal Direnç (AMD) Farkındalık Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, akılcı antibiyotik kullanımının bu sorunun çözümündeki en önemli faktörlerden biri olduğunun altını çizdi.

ANTİBİYOTİK DİRENCİ KÜRESEL BİR TEHDİT

Antimikrobiyal ilaçların, bakteriler başta olmak üzere çeşitli mikroorganizmalar için tedavi amaçlı kullanıldığını belirten Prof. Dr. Kartal, antibiyotik direncinin yalnızca insan sağlığını değil, hayvan sağlığını, gıda üretimini ve çevreyi de etkilediğini vurguladı. Kartal, “İlaç dirençli patojenler, insanlar, hayvanlar ve bitkiler aracılığıyla tüm dünyada dolaşarak ciddi bir tehdit oluşturuyor. Direnç genleri bakteriler arasında aktarılıyor ve bu durum enfeksiyonların tedavisini giderek zorlaştırıyor. Özellikle hastanelerdeki antibiyotiklere tamamen dirençli mikroorganizmalar, tedaviyi imkânsız hale getirebiliyor” dedi.

Antibiyotiklerin gereğinden kısa ya da uzun kullanılması sıkça yapılan bir hata

Yeni antibiyotiklerin geliştirilmesinin zorluğu ve bu ilaçlara da hızla direnç gelişme riskine dikkat çeken Kartal, mevcut antibiyotikleri doğru kullanmanın önemine işaret etti: “Elimizdeki antibiyotikleri doğru kullanmazsak, yeni ilaçların geliştirilmesi bile sorunu çözmeye yetmeyecek.”

HATALI KULLANIM EN BÜYÜK SORUN

Antibiyotiklerin yalnızca bakteriyel enfeksiyonlara karşı etkili olduğunu hatırlatan Kartal, solunum yolu enfeksiyonlarının %80-90’ının viral nedenlere bağlı olduğunu ve bu durumlarda antibiyotik kullanımının en sık yapılan hatalardan biri olduğunu söyledi. Ateş, CRP yüksekliği gibi durumların her zaman bakteriyel enfeksiyon anlamına gelmediğini belirten Kartal, “Antibiyotiklerin gereğinden kısa ya da uzun kullanımı da sık yapılan hatalar arasında yer alıyor. Uygunsuz antibiyotik kullanımı, bağırsak florasındaki yararlı bakterileri de olumsuz etkileyerek bağışıklık sistemimizi zayıflatıyor” ifadelerini kullandı.

Antibiyotiklerin gereğinden kısa ya da uzun kullanılması sıkça yapılan bir hata

AKILCI KULLANIM VE ENFEKSİYON KONTROLÜ

Antimikrobiyal dirençle mücadelede çözüm yollarını da sıralayan Prof. Dr. Kartal, şunları söyledi:

  • Antibiyotiklerin yalnızca uygun endikasyonlarda ve sürelerde kullanılması,
  • Hastanelerde enfeksiyon kontrolünün en üst düzeyde sağlanması,
  • El hijyenine yönelik farkındalığın artırılması,
  • Aşılama ile enfeksiyon etkenlerinin yayılımının engellenmesi.

Son olarak, antibiyotiklerin gereksiz kullanımından kaçınmanın hem bireysel hem de toplumsal sağlık için hayati önem taşıdığını vurguladı.