İzmir’de yaşanan deprem felaketinin ardından sosyal hizmetler uzmanı Rana Çetinkaya tarafından kurulan İyilik Takipçileri Derneği kısa zamanda 1500 üyeye ulaştı, vatandaşların büyük sevgisini kazandı. Tek kuruş yardım almadan felaketten felakete koşan ve vatandaşların gönlünde taht kuran İyilik Takipçileri’nin nasıl çalıştığı açıklandı.
Çetinkaya “Daha öncede onlarca kez sosyal yardımlarda bulunmuştum, ancak son yaşadığımız İzmir depreminde toplum gönüllülerine çok daha fazla ihtiyaç olduğunu hissettim. Ve çok hızlı bir şekilde organize olarak derneğimizi kurduk, son bir ay içerisinde tüm yangınlara ardından Kastamonu ilimizdeki sel felaketi için bir TIR ile yola çıktık. Toplumsal gönüllülüğün bu tür afetlerde ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Hiçbir siyasi rant veya reklam yapmadan yolumuza devam ediyoruz” dedi. İzmir’in Bayraklı ilçesinde yaşayan evli ve bir çocuk annesi fitness eğitmeni ve sosyal hizmetler uzmanı 31 yaşındaki Rana Çetinkaya geçtiğimiz ocak ayında kurucu başkanlığını yaptığı İyilik Takipçileri Derneği’nin çalışmalarını anlattı.
İZMİR DEPREMİ GÖNÜLLÜLERİN DAHA ÇOK ÖRGÜTLENMESİ VE ORGANİZE HAREKET ETMEMİZİ SAĞLADI
Muğla yangınları için Bodrum’a geldiğinde açıklama yapan Çetinkaya geçtiğimiz yıl Ekim ayının sonunda İzmir’in Bayraklı ilçesinde meydana gelen depremi birebir yaşadığını belirterek “Yaşadığımız ev zarar görmedi ama hemen ilerimizdeki Rıza Bey Apartmanı yıkılmıştı. O depremde hemen sokağa çıkıp etrafımdaki vatandaşları örgütleyerek yaklaşık iki hafta çalıştık. Ve böyle büyük bir felakete karşılık toplum olarak tam hazırlıklı olmadığımızı anladım. O depremde yaşadıklarım insanların bana olan güveni bir anda İyilik Takipçileri Platformu’nun kendiliğinden oluşmasına neden oldu” dedi.
.jpg "İyilik Takipçileri Derneği üyeleri yardımdan yardıma koşuyor")
KISA SÜREDE ÜYE SAYISI 600 GÖNÜLLÜ SAYISI 1500’E YÜKSELDİ
Ocak ayının başından resmi olarak dernek oluşumunu tamamladıklarını belirten Çetinkaya “Kurucu arkadaşlarla birlikte oturup konuştuk, diğer derneklerden farklı olmamız gerektiğini toplumun her kesiminden insanların bize destek vermesi için siyaset, rant, reklam peşinde olmamamız gerektiği konusunda anlaştık. Ve İzmir depreminde 18 TIR dolusu malzeme yardımı yaparken 74 aileyi yeni evlerine yerleştirmeyi başardık. Ve tüm bunları yaparken kesinlikle nakdi değil ayni yardımlarla yapmayı başardık ve o yönde ilerliyoruz. Şu anda resmi dernek üyemiz 600, gönüllü sayısı ise 1500’e ulaştı. Yaptığımız işi görenlerin inananların sayısı arttıkça İyilik Takipçileri olarak çığ gibi büyüdük” ifadelerini kullandı.
PROJE ÜRETMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Çetinkaya açıklamasının devamında ise “Derneğimizin esas amacı insani yardımlar yapmak. Ayrıca hayvanlar içinde projelerde üretiyoruz. Ancak biz İzmir depremi ile beraber başlayan bir oluşumuz, tamamen vatandaş birliği Takipçileri, dernek kurma amacı gütmeden ancak sonrasında dernekleşen bir ekibiz. İzmir depreminde çok etkin bir rol almıştık. Sonrasında da biz bunları hayata geçirmeye karar verdik. Farklı konularda projeler üretmeye başladık. Özellikle çocuklarımız, kadınlarımız ve hayvan dostlarımızla alakalı çeşitli çalışmalarımız var. Afet bölgesinden çıkan bir dernek olduğumuz için hemen koordine olabiliyoruz ve toplamda bu Marmaris, Bodrum ve Manavgat yakınlarında da ortalama 75 gönüllümüzle beraber hareket ettik” diye konuştu.
HİÇBİR SİYASETE VE REKLAM YAPILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ
Açıklamasının sonunda iyilik ve yardımseverliğin yeri ve zamanı olmadığı gibi siyasete alet edilmek istemediklerini belirten Çetinkaya “Günümüzde afetler ve afetlerdeki yardımlar ne yazık ki zaman zaman şova dönüştürülüp siyasi hedef veya siyasi reklam amacı ile kullanılabiliyor. Son Afetlerde bir yediden yetmişe Türk halkının üstelik hiçbir karşılık beklemeden ne kadar yardımsever ve iyilik peşinde olduğunu. Yangınlarda başkasının hayatını kurtarmak için kendi hayatını tehlikeye atan arkadaşlarımız oldu. Ben iki kez zehirlenme tehlikesi ile karşı karşıya kaldım. Hal böyle ikin insanlar canını ortaya koyup iyilik ve yardım yaparken birilerinin olay yerine gelerek siyasi rant ve reklam yapmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye’de iyilik ve gönüllü çalışan dernek, platform ne olursa olsun siyasallaşmasına veya siyasallaştırılmasına karşıyız. Felakete uğrayan insanın ırkı, rengi veya siyaseti olmaz. Türkiye’de afetlerde yardım konusunda büyük bir bilinç doğdu. Bizler gibi dernekler çığ gibi büyüyen bu oluşumu iyi organize ederek yönlendirme peşinde olmalıyız ki yapılan yardımlar ve iyilikler gerçekten yerini bulsun, bu yardımları suistimal etmeye niyetli olanlara açık kapı bırakılmasın” dedi.
