MUĞLA (AA) – DURMUŞ GENÇ – VOLKAN YILDIZ – Muğla’da gün doğmadan tarlanın yolunu tutan kadınlar, başlarına taktıkları ışık yardımıyla gecenin karanlığında topladıkları tütünlerle aile ekonomisine katkı sağlıyor.
Tütüne 1990’da kota getirilmesiyle umudunu zeytin ve buğdaya bağlayan aileler, yıllar sonra yeniden tütün tarlalarına dönüyor.
Makineler yardımıyla temizledikleri tarlalarını hazırlayan çiftçiler, tütün fidelerini toprakla buluşturuyor.
Çiftçiler, yaklaşık 5 ay sonra zahmetli hasatla topladıkları tütün yapraklarını, tek tek iplere dizerek kurutmaya bırakıyor.
Kadın çiftçiler, gün doğmadan tütün tarlalarının yolunu tutuyor. Başlarına taktıkları ışık yardımıyla gecenin kararlığında tütün toplayan kadınlar, bırakacak kimseleri olmadığı için çocuklarını da yanlarında götürüyor.
Güneş batıncaya kadar çalışan kadınlar, gündüz yaklaşık 40 dereceyi bulan sıcak havada tütünleri dizerek aile ekonomisine katkıda bulunuyor.
– “Her şeyimiz, varımız, yoğumuz tütündür”
Üretici Ayşe Yıldız, AA muhabirine, tütün kırımının zahmeti de bulunsa birçok ailenin geçim kapısı olduğunu söyledi.
Kadınların tarlalarda özenle çalıştığını anlatan Yıldız, “Martta diktiğimiz tütün fidelerinin mayısta çapasını yapıyoruz. Bu aylarda hasadını yapmaya başlıyoruz. Tütünleri topluyoruz, diziyoruz, daha sonra kurutmaya bırakıyoruz. Her şeyimiz, varımız, yoğumuz tütündür. Tütüncülüğün eski günlerine dönmesini, iyi bir gelir kapısı olmasını ve geliştirilmesini istiyoruz.” diye konuştu.
– “Kadınların emeği büyük”
Tarlada çalışan kadınlardan Sultan Öztürk de tütünü özenle büyüttüklerini, toplarken çeşitli zahmetlere katlandıklarını belirtti.
Toplama, kırma ve dizme işinin el işçiliğiyle yapıldığını anlatan Öztürk, bu nedenle kadınların emeğinin büyük olduğunu ifade etti.
Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı ise 1990’lı yıllarda Muğla’da tütüncülüğün çok önemli bir geçim kaynağı olduğunu, sadece ilçelerinde 4 bin 500 çiftçinin 32 bin dekarda üretim yaptığını söyledi.
Zahmetli bir iş olduğu için eskisi kadar bölgede tütün ekimi yapılmadığını, son yıllarda üretimin yeniden canlanmaya başladığını kaydeden Atıcı, “Tütün hiçbir zaman tarımsal ürün olarak terk edilmemesi ve bırakılmaması gereken bir ürün. Çünkü Türkiye’nin çok önemli bir ihraç ürünü.” dedi.
