Kara mürver çalı türündeki ağaçlarda yetişen bir meyve türüdür. Kara mürver beyaz, mor ve kırmızı gibi farklı renklere sahiptir. Bazı türleri zehirli olabilen mürveri doğru tüketmek de oldukça önemlidir. C vitamini açısından zengin olan kara mürver ilaç ve kozmetik sektörlerinde de sıkça kullanılan bir üründür.
KARA MÜRVER NASIL TÜKETİLİR?
Kara mürveri farklı şekillerde tüketerek faydalarından yararlanmak mümkün. Öncelikle kara mürver kendisi tek başına çiğ olarak yenilmesi önerilen bir meyve değildir. Çünkü içerisinde zararlı olabilecek bileşimler vardır bundan dolayı kaynatılarak tüketilmesi uygun görülür. Farklı olarak, kurutulmuş mürverler ile çay yapılarak da tüketimi sağlanabilmektedir.
Kara mürver çayını, kurutulmuş 9-10 tane kara mürver meyvesini kaynamış suyun içerisine ekleyerek 10-15 dakika demlenmesini bekleyip ardından tüketebilirsiniz. Bu çay sayesinde idrar yolu enfeksiyonlarından da kurtulabilirsiniz.
Kara mürveri şurup ya da pekmez yaparak da uzun vadeli olarak tüketebilmek mümkün.
KARA MÜRVER NASIL KULLANILIR?
Kara mürver kullanım alanı açısından zengin bir besindir. Mürverin hem kendisi hem çiçeği hem de kabukları kullanılabilmektedir. Mürverin çiçeği ve kendisi reçel yapımlarında kullanılırken yaprağı da cilt bakımlarında kullanır. Yapraklar sıvı hale getirilip cilt yaralarına sürülerek kullanılır. Kara mürverin çiçekleri çay, şerbet gibi içecek yapımında da kullanılabilmektedir.
KARA MÜRVER ŞURUBU NE İŞE YARAR?
Kara mürver şurubu bağışıklık sistemini güçlendirerek grip, nezle gibi soğuk algınlığı hastalıklarına da çok iyi gelir. İçinde bulunan A, B, C vitaminleri sayesinde vücut direncinin artmasını sağlar. Kabızlık sorununa da iyi gelen kara mürver zayıflatıcı etkiye de sahiptir.
MÜRVER ŞURUBU NASIL İÇİLİR?
Kara mürver şurubu hafta 2 ya da 3 kez birer yemek kaşığı olacak şekilde içilebilir. Şurubu içtikten sonra üzerine bir bardak su içilmesi de tavsiye edilmektedir. Yetişkinler gibi çocuklar da kara mürver şurubunu içebilirler. Ancak onların tatlı kaşığı ile şurubu tüketmeleri daha uygundur.
