“Belediyenin her sosyal medya paylaşımına yorum yapıyorum. MUSKİ bodrum, MUSKİ Muğla, 155, CİMER her yeri aradım ilgilenen yok. Basın yolu ile bize yardımcı olabilir misin mümkünse”
Bize gönderilen mesaj böyle başlıyordu.
Bodrum’da yaşayan insanlar artık kamu yöneticilerinden ve yöneticilerin görevlendirdiği kişilerden vazgeçmiş, onlar için artık “BASIN” umut olmuştu.
Ve mesaj devam ediyor;
Bu tür konulardan daha önemli insanların yaşamı ve can güvenliği var. Onlarla ilgilenin önce. Sayısız gönderinize yaptığım ama ilgilenmediğiniz o malum yorumu buraya da bırakıyorum okursunuz hiç olmazsa…
“Ahmet Bey hiç bir sosyal medya kanalından eklenmediğimiz için size derdimizi aktaramıyoruz. Yeniköy Antik Tiyatro arkasındaki depodan taşan sulara MUSKİ Muğla, MUSKİ bodrum ve Bodrum belediyesi olarak hiç bir kurum 1 kamyon toprak yollayarak suyun yönünü değiştirmek adına müdahale edemediğinden sitemizi ve evimizi her 20 günde bir su basıyor. Bahçe mobilyalarımız zarar görüyor. Devlet hastanesi kavşağına akan su burada da, motor sürücülerinin hayati tehlikesine neden oluyor.
Bu 3 kurumun 1 kamyon toprak yollayarak suyun yönünü su kanalına çevirecek maddi durumu yoksa veya yetkisi yoksa lütfen o 1 kamyon toprağı siz yollayın biz site sakinleri olarak ücreti neyse size takdim edelim. Muğla MUSKİ operatörleri evimizi su basacak feryadımıza bizi azarlayarak cevap veriyor.
Bodrum MUSKİ.nin aktardığına göre; “hiç bir yetki ve gücü yok.” Belediyeden ise aldığımız bilgiye göre; “onlarla hiç bir alakası yok.” Diyelim ki bodrum belediyesinin gerçekten alakası yok. Kendi vatandaşının evini su basıyorken nedeni ne olursa olsun, vatandaşına yardım için müdahale etme gücü ve yetkisi demi yok. Vatandaş bu kadar yalnız mı. CİMER’e ilettik, emniyete Yol güvenliği nedeniyle ihbarda bulunduk. Daha ne yapmamız gerekiyor. Bütün bu serzenişte bulunan insanların tek derdi sit alanı olan bir yere sizden bağımsız edemediğimiz için sizden 1 kamyon toprak dökmenizi istemek.
Çok mu şey istiyoruz.
Önceki su taşkını basına da yansıdı. Yine çare yok. Sırf biz susalım diye fen işlerinden bir işçi yollandı. Geldiğinde ne konuyu biliyordu, ne kime ileteceğini, nede kimin yetkisi olduğunu. Oturup bizimle kim ne yapacak diye bekledi. Kendimizi mi yakalım, ulusal basına mı çıkalım. Kontrollü su tahliyesi adı altında siz nasıl ana yola su salıp onca motor kullanan insanın kadın çocuk demeden hayatını riske atabilirsiniz. Nasıl bir siteye su baskınına sebep olabilirsiniz. Temiz su sorununun olduğu bir çağda nasıl klorlanmış temiz suyu sokaklara salabilirsiniz. Siz değilse bile bir yetkili bize izah etsin lütfen. Gece saat 04:10 eve su girmesin diye nöbet tutuyorum ve sabah erkenden de işe gideceğim. Söyleyeceklerim bu kadar. Saygılar…
Rica ediyorum Ahmet beye sosyal medyadan ulaşabilen biriside bu yazımla ilgili kendisini bilgilendirsin lütfen.”
Bu feryadı okurlarımızın yorumuna bırakıyoruz.