Çevremizde o kadar çok toksin yani zehirli madde var ki biz bu tehdide karşı genellikle savunmasız durumdayız. Peki vücudumuzun ne kadar toksin yüklü olduğunu nasıl anlarız? Bu yükü nasıl azaltabiliriz? Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, bu soruları şöyle yanıtladı…
TEHLİKE BÜYÜK
Toksinler, hormon sistemini bozarlar, hormon üretme ve vücudun düzen içinde çalışmasına engel olurlar. Bunun üreme, bağışıklık ve nörolojik sistemler üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Kanserojen olarak da vücudu etkileme eğilimindedirler. Çocuklarda gelişim sorunlarına ve davranış bozukluklarına yol açabilirler.
Vücudunuzun toksin yüklü olduğunu test edebilirsiniz. Eğer aşağıdaki sorulardan en az 4 tanesine yanıtınız ‘Evet’ ise toksinlere maruz kalma riskiniz yüksek demektir.
1) Evde mikrodalga fırın var ve haftada 3’ten fazla kullanıyor musunuz?
2) Yılda 3 krizden daha sık boğaz enfeksiyonu olur musunuz?
3) Günde 2 saatten fazla televizyon ve internet ortamında vakit geçiriyor musunuz?
4) Cep telefonunuz geceleri yatarken açık ve başucunuzda mı duruyor?
5) Eşyalara dokunurken ya da arkadaşınızla tokalaşırken sizde sık sık elektriklenme olur mu? Saçınızdaki elektriklenmeyi sık hisseder misiniz?
6) Eviniz kalabalık bir cadde üzerinde mi? Etrafında elektrik trafosu baz istasyonu var mı?
7) Sebebini açıklayamadığınız şiş bir göbeğiniz ya da kilo artışınız var mı?
8) Cildiniz hep sivilceli soluk ve göz altlarınız mor mu?
9) Evinizde banyo küvet etrafında veya duvarlarınızda küf var mı?
10) İşlenmiş hazır gıdalar tüketiyor veya haftada 3’ten fazla dışarda yemek yiyor musunuz?
Birçoğumuz lenfatik sisteminin farkında değiliz ama basitçe lenf sisteminiz olmazsa yaşayamazsınız. Vücutta kan damarlarının 2 katı lenf damarları vardır. Bu ikinci dolaşım sistemi diğer vücut sıvılarını temizlemede besin ve çöplerin atılmasında önemlidir. Lenf sisteminin iyi çalışması için şunları yapın…
– Günde en az 3 kez 5–10 dakika derin nefes egzersizi yapmaya çalışın.
– Bir diğer lenfatik fonksiyonu iyileştiren cilt fırçalamaktır. Cilt fırçalamak ölü deriyi alır ve dolaşımı hızlandırır, cildinin daha kolay nefes almasını sağlar. Banyo öncesi cildinizi fırçalamanızı öneririm.
– Her gece 7–8 saat uyuyun ve 23.00’ten önce yatağa girmeye çalışın.
– Sauna, vücuttaki yağda depolanan toksinlerin tek atılma yoludur. Vücut kendini korumak için tüm toksinleri yağda depolamaya çalışır. Sauna vücut ısısını artırınca yağ hücreleri toksinleri salar. Düzenli sauna kardiyovasküler, endokrin, bağışıklık, nörolojik ve solunum sisteminde yararlı etkilere sahiptir. Saunadan hemen sonra ciltte biriken toksinleri atmak için bol su tüketin ve soğuk bir duş alın.
Düzenli olarak maruz kaldığınız toksinlerin çoğu yemeğinizdedir. Diyetinizde bazı değişiklikler yaptığınızda, doğru besinleri almanızı ve toksik yükünüzü ortadan kaldırmanızı kolaylaştırır. Bunun için şu yiyecek ve içeceklerden uzak durun:
– Rafine gıdalar
– Plastikte bulunan gıdalar (plastikteki BPA hormon fonksiyonunu bozar.)
– Bitkisel ve trans yağlar
– Organik olmayan kırmızı etler
– İlave şeker
– Alkol
– Cıva oranı yüksek balıklar
– Tarım ilacı kullanılarak üretilen sebze ve meyveler
– İlaçlar
Evinizde toksinlerden kurtulmanın en ideal yolları şunlardır:
– Oda spreyi kullanmayın. Daha temiz hava yaratmak için evinizde biraz bitki yetiştirin.
– Doğal ve organik hijyen ve cilt bakım ürünlerini tercih edin.
– Yemek pişirmek, temizlik yapmak ve içmek için suyunuzu arıtın.
– Tüm teflon pişirme kaplarından kurtulun.
– Yiyeceklerinizdeki antioksidanları önemli ölçüde azaltabileceğinden mikrodalga fırın kullanmaktan kaçının.
– Mümkün olan her yerde plastikleri azaltın.
– Odaların havasındaki toksinleri azaltmak için bir hava temizleyici kullanın.
Toksinlerden korunmak için;
– Her gün mutlaka bir ya da birkaç diş sarımsak yiyin.
– Sabahları kafeinsiz yeşil çay için.
– Brokoli, karnabahar, lahana, kıvırcık lahana, Brüksel lahanası, kereviz, maydanoz, soğan, pancar, zencefil, zerdeçal, greyfurt ve limonu sofranızdan eksik etmeyin.
Vücudun doğal detoks organı karaciğerdir. Ancak o da toksinleri bir yere kadar temizler. Toksinler genellikle vücuttaki yağlarda birikir. Bu nedenle önce vücudunuzdan toksinleri atmak için çaba gösterin, ardından zayıflama egzersizlerine başlayın. Çünkü ciddi kilo alımı kadar ciddi kilo vermek de eriyen yağlardaki toksinleri vücuda yayarak ölüm riskini artırır.