Aralıklı oruç, kilo vermek ve sağlıklı yaşamak isteyenlerin sıklıkla tercih ettiği bir beslenme düzeni. Ancak bilim insanları, bu popüler diyet hakkında yanlış bilinen 4 önemli noktayı açıkladı. İşte aralıklı oruç hakkında yanlışlar ve gerçekler…
Son zamanlarda popülerliği artan aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından tercih edilen bir beslenme şeklidir. Bu beslenme düzeninde bireyler, ya haftanın belirli günlerinde çok düşük kalori alıyor ve diğer günlerde istedikleri gibi besleniyor ya da günün belirli saatlerinde hiçbir şey yemeyip geri kalan zaman diliminde serbestçe besleniyor.
Healthline’da yayımlanan bir makaleye göre, aralıklı oruç genellikle sağlıklı kabul edilse de birtakım sorunlara yol açıyor. Sağlıklı yaşam sitesinde, bu diyetin baş ağrısı, bitkinlik ve sindirim problemleri gibi sonuçlar doğurabileceği ifade ediliyor.
Gerçekleştirilen bir araştırmada aralıklı orucun kalp rahatsızlıklarına bağlı ölüm riskini önemli ölçüde artırabileceği tespit edildi.
ABD’deki Chicago Illinois Üniversitesi Kinesiyoloji ve Beslenme Bölümü’nde öğretim üyesi olan Krista Varady, aralıklı oruç üzerine 20 yıldır çalıştığını belirterek, “Ortalıkta birçok yanlış bilgi dolaşıyor. Ancak bu fikirler bilime değil, yalnızca kişisel görüşlere dayanıyor” dedi.
Varady, Nature Reviews Endocrinology adlı hakemli dergi için ekip arkadaşlarıyla birlikte kaleme aldığı makalede, bu yanlış bilgilerin 4’üne dair gerçekleri açıkladı.
1. Kötü beslenmeye yol açmıyor
Öğretim üyesi Krista Varady ve diğer araştırmacılar, aralıklı oruçta alınan şeker, doymuş yağ ve kafein gibi maddelerin miktarının değişmediğini söylüyor.
Ayrıca karbonhidrat ve proteinin de bu diyeti uygulamadan önceki zamanla benzer miktarlarda tüketildiğini belirten bilim insanları, bunun kötü beslenmeye neden olmadığı görüşünde. Öte yandan, bu şekilde beslenmeye karar veren kişilerin, aldıkları besinleri dikkatle takip etmesinde fayda var.
Varady, Medical News Today’e yaptığı açıklamada, “Aralıklı oruç, kilo verme ve kişinin genel sağlığını iyileştirmede yarar sağlayacak güçlü bir araç olabilir” ifadelerini kullanıyor.
2. Yeme bozukluklarına neden olmuyor
Nature Reviews Endocrinology’de yayımlanan makalede incelenen çalışmalarda, aralıklı oruç uygulayan kişilerin yeme bozukluğu geliştirdiği gözlemlenmedi. Öte yandan araştırmacılar, yeme bozukluğu geçmişi olan kişilerin bu diyeti uygulamamasını tavsiye ediyor.
Ayrıca ergenlik çağındaki obezite hastalarının aralıklı oruca başlaması durumunda doktorların yakın takipte olması gerektiğini söylüyorlar. Bilim insanları, yeme bozukluğu açısından bu yaş grubunun yüksek bir risk altında olduğunu belirtiyor.
3. Büyük miktarda kas kütlesi kaybına yol açmıyor
Araştırmacılar, yağsız kas kütlesi kaybının, aralıklı oruçta diğer diyetlerden fazla olmadığını belirtiyor. Kilo vermek için uygulanan bu diyetlerde egzersiz yaparak ve protein tüketimini artırarak yağsız kas kütlesi kaybını önlemek mümkün.
4. Seks hormonlarını etkilemiyor
Bilim insanları, yaygın yanlış kanılardan birinin de aralıklı orucun seks veya üreme hormonlarını etkilediği düşüncesi olduğunu söylüyor. Fakat araştırmalar, bu diyetin östrojen, testosteron veya diğer ilgili hormonlarda bir değişikliğe yol açmadığını gösteriyor.
Krista Varady, bu 4 konuyla ilgili araştırmaların sonucu karşısında şaşırmadığını söyleyerek aralıklı orucun genel anlamda sağlıklı olduğunu ifade ediyor. Öte yandan, bu makalede ele alınan veya alınmayan etkilerin, kişiden kişiye farklılık göstermesi muhtemel. Uzmanlar, aralıklı oruç uygulamaya başlamak isteyen bireylerin mutlaka bir diyetisyen veya beslenme uzmanıyla görüşmesi gerektiğini öneriyor.
