Başkan Aras, Brüksel’den bildiriyor: “Güzel bir haber nedir derseniz, Ortakent Mahallemizde, 353 ada 15-60-61-62-64-116-134-135-137 parsellere yönelik Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nca hazırlanan tüm imar planları 20.08.2020 tarihli ve 2836 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı, Belediyemizin açtığı dava sonucunda Danıştay tarafından OY BİRLİĞİ İLE iptal edilmiştir.”
“Böylece, ‘Ortakent Mahallemizdeki 1 milyon metrekareden fazla alanı ve üzerindeki doğal değerlerimizi betonlaşmadan, Bodrum’u da mülksüzleştirilmekten’ kurtarmış bulunuyoruz.”
Haber güzel mi güzel, ancak açıklama yapan Ahmet Aras, geçen ay bu alanın yarısı kadar olan alanda birilerine, “anasının ak sütü gibi helal” diyerek yapı ruhsatı vermek için olağanüstü gayret göstermişti.
Sonra da verdiği yapı ruhsatını, anayasanın üstünlüğünü gerekçe göstererek iptal ettiği basın toplantısında, ruhsatı kendisinin verdiğini unutup, sanki başkasının verdiği ruhsatı iptal etmişçesine açıklamalar yaparak, bilerek halkı kandırmaya çalıştığı hala hafızalarımızda.
Ortakent’te Özelleştirme Alanı olarak belirlenen yerde plan iptalleri elbette önemli. Fakat mahkeme kararlarını incelemeden bir şey söylemek çok doğru olmaz. Çünkü yeni planların yapılıp yerin bir başkasına tekrar satılması her an gerçekleşebilir.
Planın iptali ve yerin boş kalması daha fazla yatırımcının o alana göz dikmesine neden olacaktır. Burada yapılması gereken; alanın kamu yararına olacak şekilde, yapılaşmaya konu olmadan kamu özel mülkünden çıkarılarak, kamu malı sayılmasını sağlamaktır.
Bu haberin paylaşıldığı sırada resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren bir başka haberde; 117 m2’lik bir alan orman sınırları dışına çıkarılıyor.
Başkan Aras, sosyal medya hesabı üzerinden bu duruma yeni bir açıklamayla tepkisini gösteriyor:
“Değerli Bodrumlular, bugün Ortakent Mahallemizi betona boğulmaktan kurtardık diye sevinmemizin üzerinden birkaç saat geçmeden bu defa, Göltürkbükü Mahallemizdeki birçok alan Cumhurbaşkanı kararı ile ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARTILDI.”
Haber doğru, ancak birçok alan değil tek bir alan…
Başkan Aras madem bu konuya çok duyarlı, yeni bir açıklamayla bu alana bitişik olan parseldeki malikane kime ait, bu ayrıcalık, bu kıyak kime yapılmıştır, halka anlatmalıdır.
Kendisi açıklamazsa biz açıklarız.
Gerçi açıkladığımız kişi, koşa koşa kişisel bilgilerin gizliliğinden bizi dava edebilir. Alıştılar çünkü lehlerine karar çıkmasına.
Her olayda gerçeği saptırıcı açıklamalar yapılması Başkan Aras’ta da alışkanlık yaptı.
Bodrumkadraj.com adlı haber sitesinde yayınlanan ”Skandal” başlıklı habere, Aras’ın avukatlarının başvurusu ile mahkeme tarafından ulaşım engeli ve haberin kaldırılması kararı verildi.
Basın özgürlüğü, sansür karşıtlığı savunuculuğu yapan Aras, sık sık mahkeme yoluyla hoşuna gitmeyen yayınlara erişim engeli getirme yolunu tercih eder oldu.
Mahkeme kararı incelendiğinde başvurunun yanlış yapıldığı ve kararının da hukuka uygun olmadığı görülecektir.. Yargılama Basın Kanunun üzerinden yapılması gerekirken İnternet ortamında işlenen suçlar üzerinden yapılmıştır.
Kanunun birkaç ay önce değiştiğinden Başkan Aras’ın avukatlarının haberi yok sanırım.
Bu arada başkan Aras’ın basın mensubu olarak işe aldığı arkadaşımız, boş kaldığı bu zamanda gazeteci kimdir ayarı verdiği yazısını paylaşırken, Aras’ın deha reklamcısı ve dahi basın koordinatörü de bu yazıyı paylaşıp, yazının altına imza attığını duyurmuş.
Yazının neresine imza atarsan at. Altına, üstüne, sağına, soluna. Yazının seviyesi ve çelişkileri ortada…
Kendi hakkını savunamayan gazeteciler, gazetecilik dersi kimseye veremezler. Belediye şirketinden büro personeli olarak işe alınmış ve belediye basın bölümünde görevlendirilmişken, gazeteciyim diyerek kimseye ayar vermeye de kalkmamak lazım..
Belediye Basın Servisinde, Belediye şirketi üzerinden çalıştırılan arkadaşlar gazeteci olarak mı sigortalılar, bir kontrol etsinler bence. Aksi halde mesleki haklarının yenildiği ve kanuna aykırı çalıştırıldıkları aşikardır.
Başkan Aras Brüksel’den bildirdi.
Evet, Başkan Aras hazır Brüksel’deyken bile her şeye bir açıklama yapıyorken, bazı başkan yardımcılarının ve eski imar müdürünün “haksız zenginleşmeden” dolayı hesaplarına tedbir konulmasını, Bodrum halkına da bir zahmet izah etmelisin.