DOLAR
32,5004
EURO
34,6901
ALTIN
2.496,45
BIST
9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Az Bulutlu
18°C
Muğla
18°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Açık
23°C
Salı Parçalı Bulutlu
22°C
Çarşamba Açık
22°C

HERKESİN DERDİ BAŞKA

Aktur tatil sitesi

Kimisi, bir sevgilim bile yok, oysa şu erkeğin yanındaki kadına veya bu kadının yanındaki erkeğe bak, birde sayın ayna lütfen dön bana bak diye dert yakınıyor. Kafasının, ruhunun eksisini, kendince çok beğendiği bedeninin artısıyla çözebileceğini sanıyor. Sorunu ve çözümü sadece fiziksel sanıp, tepeden tırnağa kendine isyan ediyor.

Diğeri, bir evim bile yok, kira ödemekten bıktım, bir ev alıp kurtulsaydım iyi olurdu. Zaten benim gibi birinin bir evi bile olmaz mı diye, kendi egosunun ondan habersiz kiraladığı keskin bir nişancıya kendine psikolojik suikastlar düzenletiyor.

Öbürü, arabamın modeli bana yakışmıyor, böyle ilgi çekmiyorum, farkındalık yaratamıyorum. Oysa ben trafiğe her çıktığımda yanımdan geçen bütün araçların ve onların içindeki kalibresi düşük bütün insanların hayalleri benim arabamın tekerlekleri arasında ezilmeliydi. Bende bu arada camı açıp onlara ” Hayallerinizi ezdim ama üzülmeyin siz yaşayacaksınız ” diye pis pis gülmeliydim diye üzülüyor.

Başka birisi, bir tatil beldesinde yazlığım yok, her yıl gidip otellere bir sürü para verip geliyorum. Halbuki onlar güneş yağlarıyla tenlerini zorla değiştirirken, benimkisi kavurucu güneşin altında alınteri dökerken yandı diye sosyalist isyanlarda bulunuyor.

Farklı birisi, yurt dışına hiç tatile gidemedim, gidenlerden ne eksiğim var ki. Ben bir ülkeye sığacak insanmıyım diye kafasını gaz pedalından çekmeyip gördüğü her bavula pis pis bakıp küfrediyor.

Bu örnekleri istediğiniz kadar çoğaltabilirsiniz, hatta istemediğiniz kadar bile, çünkü yeterince çok var bunlardan.

Elindekiyle yetinen, sahip olduklarına şükreden, daha fazlasını istemeyen insan yok gibi nerdeyse.

Zaten boşuna dememişler;
İnsanoğlu ulaştıklarının nankörü, ulaşamadıklarının delisidir diye..!

Oysa ne hayatlar, ne hikayeler var !..
Düşledikleri yaşamları sadece birkaç dakikalığına kısa metrajlı film olarak izleselerdi, eminim ki fikirleri de, istekleri de, hayalleri de değişirdi.

Örneğin, kimisinin onlarca evi vardır belki ama sıcak bir yuvası bile yoktur. Canlılarla pek iyi anlaşamadığı için, en iyi anlaştığı cansızlar, salonun tavanı, gecenin bir yarısı arasıra konuştuğu caddedeki sokak lambası ve masadaki en iyi arkadaşı bir mey şişesidir, arada da mezelik birkaç şarkı belki.
Birkaç saatliğine kiraladıkları insanları saymazsak tabi. Zaten saymamamızda lazım, sonuçta paralarını alıp birkaç saat sonra gidiyorlar.

Yine kimisi dünyanın her tarafını gezebiliyordur ama döndüğü yerde onu bekleyen bir kişi bile yoktur. Bavulun içindekilerden başka onu merak edip, arayıp soran da yoktur. Hayatı gardıropta unutulan, hiç giyilmeyen, dar bir zamana sıkıştırılmış, öylesine alınan bir gömlekten farksızdır.

Yine birisinin arabasından dünyada belki sadece birkaç tane vardır ama hayatı allak bulaktır. Aracının hızı belki 300-400 basıyordur ama mutluluğunun hızı yılda 50 km’yi bile geçmiyordur. Huzurla uyuduğu birkaç saati bile yoktur. Hayatı bagajda bekleyen stepneden farksızdır.

Diğer yandan dünyanın birçok yerinde güneşi doğru dürüst görmeyen insanlar var.

Geçtim bir evi olmasını, sadece rahat bir yatak ve orda güvenle uyumak kapalı bir alan hayali kuran ne insanlar var.
Yine bırakın dünyayı gezme hayalini, sadece gökyüzünü bile görmek isteyen, yağan bir yağmurun altında ıslanmak isteyen, tek hayali özgür olmak olan ne insanlar var.

Arabayı zaten geçtim, sadece ölmemek, hayatta kalmak için, kilometrelerce yol yürüyüp, sırf tek isteği su içmek olan, karınları doysun diye mücadele eden, bazen bunu bile başaramadan ölen ne insanlar, ne hayatlar var..

Yazlık falan zaten nedir bilmeyen, yaşadıkları yerlerde yaz kış sürekli füzeler, bombalar, silahlar patlayan, en sevdikleri gözleri önünde öldürülen ne dramatik yaşamlar var.

Aşk, sevmek, sevilmek, buna bağlı gönül acıların ve dertlerin çok lüxs sorunlar olduğu milyonlarca insan var.
Yani gezegende böyle hayatlar varken, dünyanın işini gücünü bırakıp sadece bizim etrafımızda döndüğünü, dönmek zorunda olduğunu düşünmek ne büyük bir gaflettir.

Ne dramlar, ne acılar, ne hayatlar var oysa..!

Farkında değiliz ama aslında çoğumuz, kendi şımarıklıklarımızın, kendi doyumsuzluklarımızın, kendi nankörlüklerimizin delisi olmuşuz haberimiz yok !….

Aktur tatil sitesi