DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
ALTIN
2.439,70
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Az Bulutlu
26°C
Muğla
26°C
Az Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
26°C
Salı Az Bulutlu
26°C
Çarşamba Açık
24°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
22°C

Üç bin yıllık Myndos Antik Kenti kaderine terk edildi

Bodrum’a bağlı Gümüşlük Mahallesi’ndeki Myndos Antik Kenti’nde kazı ve kurtarma çalışmalarına 4 yıl önce ara verildi. Antik kentin kutsal alanının definecilerin akınına uğraması üzerine bölgede inceleme yapan arkeolog ve dernek yöneticileri alanın koruma altına alınmasını istedi.

Üç bin yıllık Myndos Antik Kenti kaderine terk edildi
A+
A-
velux

Bodrum’a bağlı Gümüşlük Mahallesi’nin tarihteki ilk yerleşim yeri olan 3 bin yıllık Myndos Antik Kenti’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan kazı ve kurtarma çalışmalarının 2018 yılında sona ermesinin ardından kaderine terk edildiğini ve definecilerin akınına uğradığını belirten Gümüşlük Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı İbrahim Hakkı Zırh, Gümüşlük Forumu yöneticisi Ramazan Tatar ve arkeolog Korcan Kayacan bölgede incelemelerde bulunarak SÖZCÜ’ye binlerce yıllık tarihin nasıl yağmalandığını anlattı.

“ÖNLEM YOK, KORUMA YOK, DENETİM YOK”

Gümüşlük Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı İbrahim Hakkı Zırh, “Gümüşlük’te dönem dönem bakanlık kazı ve kurtarma çalışmaları yaptı ancak kazılar ödenek yokluğundan 4 yıl önce bırakıldı, burası da kaderiyle baş başa kaldı. Bu alanın dünyada bir benzeri yok. Gördüğünüz gibi isteyen bu alana gece gündüz girebiliyor, istediği tarihi eseri alıp gidebiliyor. Bölgeyi her gezdiğimizde definecilerin yeni yaptıkları kazılarla karşılaşıyoruz, önlem, koruma, denetim yok. Alanın bir an önce kamulaştırılıp etrafının korumaya alınması gerekir. İlgili kurumlara müracaatta bulunmuştuk ancak antik kent soyulmaya devam ediyor” dedi.

Gümüşlük Platformu üyeleri 1’inci derece arkelojik ve doğal SİT alanında olan Myndos Antik Kenti’nin hamam, kale içi ve kilise bölümleri ile surlarının dibinde son üç ay içinde defineciler tarafından kaçak kazı yapıldığını, çeşitli uzunluk, derinlik ve genişliklere sahip tüneller tespit etti.

Bölgede yapılan incelemede kutsal alan binasına ait 2 bin 400 yıllık zemin mozaiklerini koruyan örtülerin parçalandığı, teker teker söküldüğü, dev sütunların demir kazıklarla parçalanarak zarar verildiği ve parça parça götürüldüğü iddia edildi.

“MÜRACAAT ETMEDİĞİMİZ KURUM KALMADI”

Gümüşlük Forumu Yöneticisi Ramazan Tatar, “Buraya dikkat çekmek ve koruma altına alınmasını sağlamak için defalarca eylem yaptık, müracaat etmediğimiz kurum kalmadı. Burada dünyanın en eski uygarlığı ve tarihi yatıyor. Bunu korumak vatandaş olarak hem bizim hem devletin görevi. Şu anda antik kent çaresiz olarak kaderine terk edilmiş durumda” diye konuştu.

Bölgede inceleme yapan arkeolog Korcan Kayacan da bölgenin antik Halikarnassos Kenti’nin Myndos’a ve kutsal alanına ait olduğunu belirterek şunları söyledi: “Tarihi antik kent özellikle içerisinde bulunduğumuz kutsal alan tamamen koruma dışı bırakımlı. Kaçak kazıları fark edip, jandarma, savcılık ve müze yetkililerine, BİMER’e, CİMER’e durumu bildirdim, tek bir dönüş olmadı. Antik kentin eserlerini parça parça götürüyorlar. Bakanlık burayı acil olarak kamulaştırıp koruma altına almalı ve üç bin yıldır toprağın altında bekleyen antik kenti gün ışığına çıkarmalı. Arkeopark yapılmalı. Burası gün ışığına çıkarıldığında ziyaretçi akınına uğrar ve harcanan parayı iki yılda çıkartır. Aksi takdirde ileride kazacak, kurtarılacak bir şey kalmayacak. Burayı nasıl bu kadar sahipsız bırakıp kaderine terkedebilirler bir arkeolog olarak aklım almıyor.”

Kaynak : Sözcü

velux