DOLAR
32,5976
EURO
34,7961
ALTIN
2.488,42
BIST
9.457,82
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Muğla
Hafif Yağmurlu
12°C
Muğla
12°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Az Bulutlu
18°C
Pazar Parçalı Bulutlu
19°C
Pazartesi Açık
23°C
Salı Az Bulutlu
21°C

”amour”

Aktur tatil sitesi

Sevginin tarifi hakkında çok farklı düşünceler vardır. Bu da aşk gibi içinden çıkılamayan karmaşık bir konu aslında. Bilimin bile çözemediği konulardan da biridir. Elbette biz de yetersiz kalacağız ama yine de ufak bir yolculuğa çıkmayı deneyelim birlikte, belki bir yere varabiliriz.

İnsanlar genellikle bu mevzuyu yorumlarken kendi sevme şekillerine göre değerlendirirler. Doğal olarak bu da çok farklı tanımlamalara sebep oluyor.

Öncelikle sevgi ve aşk bana göre iki farklı hücresel kökenli duygulardır. Birin de yani aşkta olay biraz daha fiziksel özellikleri içinde barındırır ama sevgi de durum daha farklıdır. Bun da daha çok içsel, daha ruhani bir bağlantı söz konusudur.

İki duygunun sadece belirtileri değil, sebepleri de çok farklıdır. Örneğin, iyi davrandığınız biri sizi sevebilir ama bu size aşık olması için yeterli bir sebep değildir. Aşk daha çok hücreleri uyandıran besinlerden oluşur. Tutku, heyecan, ortak zevkler vs gibi. Oysa sevgi daha çok güven, saygı ve sadakat gibi daha yüce vitaminler gerektirir.

Günümüz ilişkilerinin en büyük baş sorunlarından bir tanesi de bu sanırım. Bu iki duyguyu karıştırdıklarından seviyorlar mı, yoksa aşıklar mı anlamıyorlar. Hatta iki duygunun aynı yumurta ikizi olduğunu düşünenlerde var, belkide çoğunluk böyle düşünüyorlar. İşte ilk sarsıntılar aslında burda başlıyor. Henüz ne olduğunu bilmediğiniz, adını doğru koyamadığınız bir duygunun karşı tarafa yansıması ne kadar doğru olabilir ki ?

Bir örnekte buradan verip yola kaldığımız yerden biraz daha devam edelim.

Güvenmediğiniz birine kısa vade de aşık olabilirsiniz ama uzun vade de onu sevmeniz asla söz konusu olamaz. Sonradan çıkan kavgaların üzümü bu işte. Bahçeden toplanan duyguların arasında sevgi yok yani temel besinlerden biri olan güven yok ama bekledikçe üzümün iyi şarapa dönüşeceğini sanıyorlar. Beklemek nafile, bu üzümden güzel şarap olmaz.

İlişkilerin santra yapmak zorunda kaldıkları dönemde çıkan sorunların sebebi bu işte.

Hani o birbirlerini bir zamanlar deli gibi sevip sonra akıllılar gibi birbirlerinden nefret etmelerinin de sebebi de bu. Birbirlerini aşık sanıyorlarmış ama aslında sadece seviyorlarmış, veya aslında sevgiymiş sandıkları şey ama aşk sanmışlarmış falan filan..
Sonra ver elini mahkemeler, avukatlar, hakimler, savcılar.

Peki bu birbirine çok benzeyen ikizleri nasıl ayırt edeceğiz ?

Eğer birinin fiziksel özellikleri tercihinizin ilk sırasındaysa onun adı sadece aşk’tır. Kullanma süresi ekmekten, sütten biraz daha uzundur ama tıpkı gıdalar gibi bir bozulma süresi illaki vardır ve o tarihten sonra kullanmaya devam ederseniz zehirlenmezsiniz ama daha beter olursunuz, hayatınız cehenneme döner. Ayrıca bu duygu ile yola çıkanların yolda lastikleri de patlar kendileri de. Samimi bir duygu değildir. Sözcükler, balonlar falan havada uçuşur ama patlayıp yere düşmeleri çok sürmez.

Yine eğer birinin vefası, sizi sevme şekli, sizin için yaptıkları, size davranış şekli, size karşı olan sabrı, sadakati ve size verdiği değer sizin nasıl bir ruh taşıdığınız ile alakalı ise, onun Türkçe dahil her dil de adı sevgidir. Çok uzun yıllar bozulmaz, dayanıklılık süresi uzun ömürlüdür hatta bir ömür bile sürebilir. Duyguların en asili ve en yücesidir.

Yani bu konu böyle uzar gider en iyisi burda keselim. Sanırım kimin kim olduğu, neyin ne olduğu biraz anlaşılmıştır.

Son olarak;
Bana kalırsa aşkı falan boş verin, hep sevgiyle kalın ama yine de siz bilirsiniz.

Nasıl istiyorsanız öyle kalın…