Sözcüklerin soy ağacını inceleyen bilim insanlarına göre ” Siyaset” kelimesi arapça’dan gelmedir.
Arapça’da vahşi atları teskin eden, yumuşatan, terbiye eden anlamına gelir. Seyis ve siyaset arapça’da aynı kelimenin kök ağacından gelmelidirler..
Yani siyasetçi atları terbiye eden kişi demektir.
Mantıklı geldi bana, bizim de atlardan pek farkımız olmasa gerek..
Neyse geçelim arapları ve arapçayı..
İnsanlar neden siyasete girerler ona gelelim.
Aristo, siyaseti bir insanın uğraşabileceği en nitelikli iş olarak tanımlamış. Adam kısmen haklı, sonuçta yaptıkları iş toplumların hayatını direk etkiliyor..
Çalmak, adam kayırmak, yalan söylemek, insanları vergi adı altında haraca bağlamak, legal bir şekilde insanları düzenli bir şekilde soymak nitelik ister, Aristo kesinlikle haklı..
Hadi bu seyislerin çıkarları, menfaatleri var bu işten, peki biz atlara ne oluyor?
Neden onlar için tartışıyoruz, kavga ediyoruz, taraf oluyoruz?
Sonuçta bizim için değişen bir şey var mı, yok.
Hangi siyasetçi hayatımızı kolaylaştıran bir şey yaptı. Hepimiz birçok siyasetçi gördük. Hangisi biz alt ve orta sınıf için radikal işler yaptı ?
Yıllardır hepimiz elektrik firmaları, bankalar, cep telefonu operatörleri, belediyeler, onlar, bunlar, şunlar, hatta devlettin bizzat kendisi tarafından düzenli olarak öpülmüyor muyuz?
Hangisi yazıktır bu kadar öpücük fazla dedi ?
Yahu adamlar milletvekili olabilmek için milyonlarca lira para harcıyorlar, ne yani bunu bizi çok sevdikleri için mi yapıyorlar ?
Hadi siyasetçileri anlıyorum..
Para ve güç hırsı her şeyi yaptırır insana, peki bize ne oluyor. Güç onlarda, para onlarda, hayatların en klası, en
şaşalısı onlarda ama kavga eden biziz..
Bu işte bir yanlışlık yok mudur sizce de?.