Dün bahsettiğim gibi; yayın hazırlıkları devam ederken yazılarıma bir süreliğine ara vermiştim. Hazırlıklar tamamlanınca, görsel olarak ta kitlelere ulaşmayı düşünüyordum.
Ancak…
Öylesine garip olaylar oluyor ki, görmezden gelmek olası değil.
Dün Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın sosyal medya paylaşımını yazmadan geçemeyeceğim. Bodrum yerel basınında yer alan konu ;
“Bu sabah saatlerinde yürüyüşe çıkan Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras Yahşi Mahallesi’ndeki Taşlıkburun Mevkii’nde yere atılan çöpleri görünce şok oldu. İnsanların yediklerini içtiklerini yerlere atıp bırakıp gittiklerini gören Aras sosyal medya hesabından bunu yapanlara sert tepki gösterdi. Aras”
“Bu sabah, Yahşi-Taşlıkburun. Çöp kovası ve çevresi. Akşam aynı kişiler geldiklerinde bu şekilde bulmaları için temizletmeyeceğim. Bakalım ne düşünecekler??” sözlerini Bodrumlularla paylaştı.”
Paylaştığı tümceye göre, o yere gelenler hep aynı kişiler olarak anlaşılıyor. Akşam geldiklerinde çöpün temizlenmediğini görerek, kendilerine kıssadan hisse çıkaracaklarını düşünen Ahmet Aras, olayın faillerini de biliyor demektir.
Varsayalım ki pisletenler gelmedi, ne olacak o zaman?
Bu kirlilik, kimler tarafından yaratıldıysa bulunması gerekir.
Ancak; göreve geldiği günden beri hemen hemen her olayda kent yaşayanlarını suçlama yoluna giden Aras, yöntemini değiştirmelidir.
Sizin, çöpü toplamama gibi bir lüksünüz yok Sayın Aras.
“Belediye Kanunu ; Belediyenin görev ve sorumlulukları
Madde 14-Belediye, mahallî müşterek nitelikte olmak şartıyla; a) İmar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; coğrafî ve kent bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık;”
Kanun, bu maddede belediyenin asli işlerini sıralar.
Yani Ahmet Aras, bu işleri yapmak üzere başkan olduğunu unutuyor sanırım.
Çevreyi kirletmek suçtur, bu suçun faillerinin bulunması da belediye kolluk hizmetlerinin görevidir. Bizlere ayar verir gibi “bakın bunları yapmayın, çöpünüzü toplamam, sizde pislik içinde yaşarsınız haa” demek bir belediye başkanının yapmamasını gereken bir davranıştır.
Biz; çöpler toplanmadığında katı atık parasını, “bu ay hizmetler aksadığı için vermiyoruz” diyebiliyor muyuz? Ya da “çevremiz pis bu yıl çevre temizlik vergisi vermiyoruz.” deme hakkına sahip miyiz?
Her birey bu konularda sorumluysa, belediyede asli işini yapmak zorundadır.
Siz, bizleri terbiye etmek için bu göreve talip olmadınız. “Seçin beni bakın sizi nasıl hizaya sokacağım.” diye bir propaganda yapmadınız.
Bodrum bir sirk alanı değil, sizde bizlerin terbiyecisi değilsiniz.
Daha önce ki zamanlarda; kaldırıma park etmiş araçların fotoğraflarını paylaşarak yine sürücüleri suçlayıp, sanki araç park alanları varda yola veya kaldırıma zevk için park ediliyormuş algısı yaratılmıştı.
Otopark yerleri varda, biz mi park etmedik…
Şimdi size bir örnek yer vereyim, imar planlarında araç park nişleri mevcut, bu yerler bitişik parsellerin işgali altında. Verdiğim tüm örnek yerler sonunda bana düşman oluyor, varsın olsunlar.
Bodrum Konacık Mahallesi, Tekzen İnşaat Marketin arkasındaki yol üzerinde bulunan otopark nişi, işgal altındadır. Bariyer konularak başkalarının araç park etmesi engellenmiştir. Jeneratör, bekçi kulübesi, bodrum kata giriş yolu yapılmak suretiyle, kamu mallarına tecavüz söz konusudur.
Çok sayıda örnek verebilirim. Verdiğim örneklerin hiç birisi belediye tarafından dikkate alınmadı. En ufak bir yanlışta ne yazık ki hep, halk baskılanmaya çalışıldı.
Belediye bünyesinde sosyolog var, psikolog var toplumun ve bireyin olaylara karşı davranışlarını incelenerek, olayların serin kanlılıkla çözülmesi gerekirken, şiddet ve korku içeren çözümler doğru değildir.
Yarın Hastanelerin baş hekimleri “ben size demedim mi hasta olmayın” der ve hastaları tedavi etmez ise, Emniyet güçleri her olayda “bakın ben size adam gibi durun demedim mi ?”diyerek hiçbir olaya müdahale etmez ise, siz “orada burada ölünür mü, gelin mezarın başında ölün” diyerek cenazelerimiz kaldırmazsanız, neler olur bir düşünün.
Yahşi Mahallesi’ndeki Taşlıkburun Mevkii’nde yere atılan çöpleri görünce şok olmak yerine, yine o fotoğrafı paylaşıp “istediğiniz kadar pisletin, Bodrum’u kirletemezsiniz” deseniz faydası olur muydu dersiniz?
Açıklama yaparken, sonuçların neler doğurabileceğine dikkat etmek gerekir.
“Görevi kötüye kullanma
TCK ; Madde 257- (1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Sonuçta ben bildiğimi aktarayım. Bu söylem; yarın çok izlenen medya kuruluşları ve turizm operatörleri tarafından “Bodrum Pislik İçinde” diye kullanılırsa, sonuçları hepimiz için iç açıcı olmaz. O zaman; yukarıda ki kanun maddesi istemediğimiz sonuçlara yol açabilir.
Vesselam…
